Aktif Konular Üye Listesi Takvim Arama Yardım | |
Kayıt Ol Giriş |
Off-Topic | |
Modelsitesi Forumu : Genel : Off-Topic |
Konu: Türkçenin gelişimi! | |
<< Önceki Sayfa 3 Sonraki >> |
Yazar | Mesaj |
EmrahR
Üye Kayıt Tarihi: 03/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 178 |
Gönderim Zamanı: 30/11/2006 Saat 22:18 |
Türkçe'nin nasıl yozlaştığını anlatmak isterken, konunun bu noktalara gelmesine çok üzüldüm, keşke konuyu açmasaydım :(
|
|
oruç reis
Üye Kayıt Tarihi: 16/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 934 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 01:21 |
Siz güzel bir konuya vakıf oldunuz asıl anlamak istenilecek işte insan görüşleri farklı oluğumuzu gösterebilmektedir.
|
|
Randall Flagg
Admin Group Global Admin Kayıt Tarihi: 06/01/2005 Konum: İstanbul Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 31 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 01:58 |
Selamlar,
Bu konu başlığının ilk mesajlarında "Türkçe'nin Gelişimi" için verilmiş örnekler bence aşırı uçlardadır. Günümüzde kimsenin günlük konuşmalarında Peyami Safa kitaplarındaki gibi ya da Nurullah Ataç'vari bir türkçe kullanması beklenmemelidir. Diller de insanlar gibi iyi ya da kötü yönde gelişebilirler. Almanca "Fernseher" televizyon demektir, ancak tanıdığım genç almanların tümü "T.V" kısaltmasını kullanırlar. Radyoya "Rundfunk" değil "radio" derler. Olaya bu açıdan bakarsanız divan edebiyatını da yerin dibine geçirmeniz gerekir, çünkü kullanılan lugat türkçe, farsça, arapça ve başka dillerden gelen kelimelerle doludur ki bu lugatın adı da Osmanlıca'dır. Örneğin "bostan" türkçe değil, farsçadır; "serseri" kelimesi arapça "sarsar" kelimesinden türemiştir. Kısacası demem odur ki, "wauuuw abi master bi olay, adamlar şova gitmiş ooooluuuum, yarmış" gibi alt kültürün tam göbeğinde olup da, üst kültürü özümseyerek kullanacak yeteneğe ve eğitime sahip olmayan, yine de kendini bu ülkenin eliti sanan (ve pratikte de o hale gelmiş olan) insanların konuşma tarzını "türkçe elden gidiyor" iddiasını destekleyecek örnekler olarak ortaya koyamayız; çünkü Türkiye'de alt kültür ne yazık ki baskın olması gereken üst kültür katmanlarına hakim konuma gelmiştir. Bunun yerine türk gençliğinin birkaç jenerasyonunu birden kültürel açıdan imha etmeye kimlerin, neden, nasıl kalkıştığını tartışmak daha doğru olacaktır. Sevgiler, Selim "Gönüllerin Admini" Öztunç :) |
|
__________________________
Her yerini gezdim Tatooine'in, bulamadım bir eşini; Force'um boldur bulaşma, sererim yere leşini. |
|
ardeth
Üye Kayıt Tarihi: 18/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1368 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 04:38 |
Orjinalini yazan: volkan
Toplumda şöyle yanlış bir imaj oluştu; sanki İngilizce eğitim veren okullar, özel okullar, daha iyi eğitim veriyor, daha başarılı bireyler yetiştiriyor. Şöyle bir husus var ki o da ingilizce eğitim veren okullardaki ingilizce eğitimin düz liselere göre daha iyi olduğu ve buradan mezun kişilerin daha kolay iş bulabilecekleri. Nitekim bu tür özel liselerden bilhassa Amerikan kolejlerinden mezun olup iyi iş bulmuş arkadaşlarım mevcut. [QUOTE=volkan] Bu çok güzel bir amaç bir veli için veya bir genç için; ancak sonuçta herkes bu amaca koşmaya çabalarsa, ülkemiz bundan nasıl bir yarar elde edecektir? Beyin göçü ve az gelişmişlikle yetinme dışında ne elde edebiliriz? Çağımızın gerekleri bunu şart koşuyor. İngilizce evrensel bir dil. En azından bir yabancı ülkeye gittiğinizde bile o ülkenin dilini tam olarak bilmiyorsanız ingilizce bilmeniz kafi gelecektir. Uluslararası şirketlerde bunu geçtim çok iyi bir şirkette önemli şartlar olarak diploma, yabancı dil ve bilgisayar bilgisini öne sürüyorlar. Mülakatlarda bile sordukları şey şayet askerlik yapıldıysa ingilizce hatta bazı şirketler tek dille bile yetinmiyor. Eğer ki günümüzde en azından ingilizce bilmiyorsanız çok iyi bir şirkette yüksek bir maaşla çalışmanız hayal. Ailelerde bunu iyi bildiğinden çocuklarının ingilizce eğitimi almasını ve buna yönelik bir özel okulda okumasını gerekli görüyorlar. Aslında tüm bunlar günümüzde çağının bilgi ve teknoloji çağı olmasıyla ilgili. Bilgi günümüzde global bir düzeyde, bunu sağlayan da teknolojik yenilikler. Bu teknolojik yenilikler sonucunda dile çeşitli kavramlar giriyor. Bir süre sonra da bu kelimeleri kullanıyoruz. Mesela güncelleme yerine update, şebeke yerine network, yazıcı yerine printer, Fare yerine mouse gibi. Bir de asla Türkçe karşılığı olmayan ama günümüzde sıkça kullandığımız teknolojik ürünler de var örneğin CD, DVD,Ipod gibi. Kısacası teknoloji geliştikçe yeni terimler dile adapte olacaktır. Ayrıca teknoloji geliştikçe kültür alışverişi de hat safhada olacak ve sonuçta dilde değişecektir. Teknoloji de kim teknoloji-yoğun ülke ise onun dilini veya ortak evrensel dili kendisine empoze edecektir. Haliyle de günümüzde bu dil ingilizce olarak karşımıza çıkıyor. Unutmamak gerekir ki dil canlı bir varlıktır. Doğar, yaşar ve zamanı gelince ölür. Nitekim lisedeki Türk dili derslerinden bunu hatırladığınıza eminim. Dildeki gelişme, değişim durdurulamaz. Bunu yapmak için teknolojiyi, kültür alışverişini durdurmak gerekir ki bu da haliyle imkansız. Beyin göçüne gelirsek, beyin göçünün esas nedeni şudur ki, bilime yeterince önem verilmemesi, projelerin desteklenmemesi. Misal burada gerçekleştirdiği bir proje desteklenmeyip yurtdışına çağrılan ve projesi sonrasında dünyada büyük yankı uyandıran pekçok Türk bilim adamının olduğu da bir gerçek. Nitekim zaten bunun en çarpıcı örneklerine teknoloji dergilerinde ve haberlerde ratslıyoruz. Bir de öyle bir ironi var ki yurtdışında çeşitli üniversitelerde çalışan Türk bilimadamlarının yayınladıkları makalelerin, çalışmaların buradaki akademisyenler tarafından çalışmalarında referans gösterilmesi. Düzenleyen ardeth |
|
Bu dünya fanidir sakyn aldanma, ma?rur olup tac-ü tahta dayanma, yedi iklim benim deyu güvenme...
|
|
EmrahR
Üye Kayıt Tarihi: 03/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 178 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 05:57 |
Aygün dediğin gibi yabancı dil bilmek elbette gerekir, hatta ne kadar çok yabancı dil bilinirse de o kadar iyi, ben fırsat buldukça İngilizce çalışıyorum, Microsoft'un Sistem Mühendisliği eğitimini tamamladım ve bütün dökümanlar ile sınavlar İngilizce idi. Yabancı dil bilmek konusunda sanırım herkes hemfikir, konuyu açtığım metinde ise Türkçe konuşmaların nasıl zedelendiğine ilişkin esprili bir örnek var. Bu forumda veya günlük yaşantımızda Türkçe konuşarak her şekilde anlaşırız, birçok kelimenin Türkçesi varken onun yerine yabancı kelimeler kullanılmasındadır benim serzenişim, tabi ki bazı terimler dilimize eklenmiştir veya eklenecektir, ona da bir sözümüz yok, ama dilimize de sahip çıkmamız gerek diye düşünüyorum, belki de bazı insanlara göre yanlış düşünüyorum, o kadarını bilemeyeceğim. Bir arkadaş toplantısında "Ooooo selam bab", "İyiyim full aksesuarım", "Modelim cool oldu, en son olarak da bastım parlak varnish'i" (bu örnekler ile forumdaki hiçbir arkadaşımı kastetmiyorum, arkadaş ortamlarımda yaşadığım şeylerden bazıları sadece) gibi cümleleredir benim üzüntüm. Son sözüm "bir dil bir insandır" ancak Türkçe'mize de gereken özeni göstermeliyiz olacaktır. Neyse fazla konuştum sanırım, bundan evvelki mesajımda da yazdığım gibi, keşke bu konuyu açmak gibi bir hataya düşmeseydim.
Saygılar. Düzenleyen EmrahR |
|
Batur
Üye Kayıt Tarihi: 10/09/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 759 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 06:00 |
volkan bey'e düzeyli tartışma üslubu için teşekkür ederim....
|
|
Rahmi K.
Admin Group + + + Kayıt Tarihi: 21/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1212 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 06:15 |
Etimoloji çalışmalarıyla tanınan Sevan Nişanyan'ın bir kitabından alıntıdır. Yeni ufuklar açması dileğiyle :)
|
|
saral100
Üye Kayıt Tarihi: 16/11/2005 Konum: Izmir Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1029 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 07:13 |
Dili geliştiren etkenlerden biride etkileşimler ve dilin ifade ihtiyaçlarıdır.Birbirine yakın yada birzamanlar yakın olup bir coğrafyada yaşamış toplumların dillerinin birbilerinden etkilienmesi hayli nolrmal birşeydir.Yukarıda bahsigeçen konuların hepsinde kendi fikrimce ortak olduğum noktalar mevcut.
Konuşma dili ve yazma dili arasındaki farklılıklar bile bazen hoş karşılanmayabiliyor,öte taraftan yazar gibi konuşmanında pratikteki güçlüğü ve dilin kendince oluşturduğu geleneğe uymayacağıda belirtilir..... Yukarıda çok net bir cümleyle konu gerçek boyutuna taşınmak istendi..."Bunun yerine türk gençliğinin birkaç jenerasyonunu birden kültürel açıdan imha etmeye kimlerin, neden, nasıl kalkıştığını tartışmak daha doğru olacaktır. " 80'ler gençliğinin bir ferdi olarak bu cümleyi anlayabiliyorum. Asıl aramamız gereken cevap bence bu...kimlerin ne amaçla bizlere yaymaya/aşılamaya/(empoze) çalıştıkları kültür yada her neyse....?????????????? Düzenleyen saral100 |
|
Blackbird
Üye Kayıt Tarihi: 17/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 660 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 08:05 |
Eeee tabi insanlardan edebiyat dilinde konuşmalarını bekleyemeyiz.Sonuçta konuşma dili diye bir şey var değil mi. :D
Ama konuşma dilinin böyle resmi olmamasının da bir sınırı olmalı bence :D Açıkça söyliyim ben de rahat konuşan bir insanım.Ama bu yabancı kelimeler de artık fazla oluyor bence:D Biri size "çok nobransın artık aşkooom" dese ne tepki vereceğinizi merak ederdim açıkçası:D (Meali:Sevgilim çok kabasın demekmiş) Maalesef yaşıtlarımın çoğunluğu böyle konuşunca çok cool olacaklarını sanıyorlar.(Başka kelime bulamadım affedin beni çünkü maksatları gerçekten cool olmak popüler (aha da !) olmak gibi bir anlama geliyor.İşin ilginci bu kelimenin anlamı serin demek:D ) Buna gerçekten Türkçe elden gidiyor derim açıkçası.Çünkü gerçekten anlayamadığım yerler oluyor. Tabi bu bir kültürel emperyalizmmidir muamma... |
|
idris
Üye Kayıt Tarihi: 17/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 3861 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 08:09 |
O tip emperyalizm ile biryerlere varılsaydı şimdiye kadar çoktan fransız olmuştuk.
|
|
KucukEniste
Üye Kayıt Tarihi: 31/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 2741 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 08:24 |
Karakuş, verdiğin örnek konusunda kaygılanmana gerek yok. Çünkü bir reklam sonrası kullanıma girmiş ve modası geçince tekrar unutulacak bir kelime. Bir kaç ay sonra yeni bir reklam yeni bir şans :)
Bence dili korumak için onu önce bilmek gerekir, nice "dil koruyucuları"nın hiç dilbilgisi bilmeden dertlerini anlatmaya kalkıştığını gördüm. Başı sonu tutmayan, yüklemi öznesi olmayan, abuk subuk cümlelerle bunu yapmanız biraz zor. Bence kelimelere takılmadan önce dilin yapısını korumak gerekir. İletişimin yazılı olarak sağlandığı bir forum ortamında da kullanıcıların özen göstererek katkıda bulunabilecekleri bir olgudur bu. Dildeki kelimelere geleceksek de, öncelikle güncel kültürü etkisi altına alan bazı kişilere çeki düzen vermeniz gerekir. Yoksa, örneğin Hıncal Uluç kendi Türkçe'sini (yoksa Hıncalca mı demeli) üretmeye devam ettikçe, istediğiniz kadar uğraşın dil daha karmaşık hale gelir. Benim en sinir olduğum da aynı anlamı karşılayan bir, bazı durumlarda birden fazla Türkçe kelime olduğu halde gidip İngilizce, Fransızca veya başka bir dilden çıkartıp (genelde anlamını da kaydırarak) kelimeleri zorla dile sokmaya uğraşmak. Bunları yaparken çok "akıllı, kültürlü, bilgili, entellektüel" olduğunu düşünmek. Sonuçta, "ajite, ajitasyon, agresif, polemik, baaay, baay baay" gibi kelimeleri hiç gereği yokken güncel dile tıkıştırmak, her fırsatta bunları karşı tarafın kafasına vurarak "empoze etmek", aslında varolmayan bir Amerikan gençliğine ve kliplerde görülen bir kaç uyuşturucu kaçakçısı zenciye özenerek "Yo yo, hey adamım" diye konuşmak da bence "dilin yaşaması, dilin gelişmesi" değildir. Bu noktaya da dikkat etmeli. Lanet olsun adamım, kapatın şu banal konuyu, tımam mııı? Haaaadi baay baaaay! |
|
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim". "Öaaaaööa" "Tutmayyn küçük eni?teyi!" |
|
ardeth
Üye Kayıt Tarihi: 18/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1368 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 09:19 |
Orjinalini yazan: Blackbird
cool olmak popüler (aha da !) olmak gibi bir anlama geliyor.İşin ilginci bu kelimenin anlamı serin demek:D ). İngilizcede süper, harika, mükemmel gibi anlamlara da geliyor. ;) Düzenleyen ardeth |
|
Bu dünya fanidir sakyn aldanma, ma?rur olup tac-ü tahta dayanma, yedi iklim benim deyu güvenme...
|
|
Arvid
Yeni Üye Kayıt Tarihi: 02/05/2006 Konum: İstanbul Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 181 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 19:37 |
blackbird: vermiş olduğun "nobran" örneği zaten eski türkçe. yani senin savunduğun durumla ters düşüyor.
özeleştirisel yaklaşırsam ben de çokça yabancı kelime kullanıyorum normal hayatta. bunların çoğu terimler veya çok yakın arkadaş çevresinde özel diyalog kelimeleri veya cümleleri, hatta küfür(samimiyet bazen argo ile çok yakın dost olabiliyor). yani ortamdan ortama jargonum hatta imlam bile değişiyor. Belirli ortamlarda bir milyon kelimelik cümleyi imla hatasız kurarken başka bir ortamda ğ, y harflerini bile kullanmıyorum, devrik cümleler ve hatta kısaltmalar... ama bu tamamen benim otokontrolümde. yani "potansiyeli olup da kullanmamak" diye bir tabir vardır, ona benzer bir durum:) keşke bu ağır eleştirileri alan kesim de böyle yapsa diyorum. yani doğrusunu bilse ama bazen insiyatif kullanarak kuralları yumuşatsa, esnetse. yoksa körü körüne öztürkçeciliğe zaten ütopya... sadece neyi nerde nasıl yapacağımızı bilelim, kendimizi bilelim yeterli bence. |
|
volkan
Üye Kayıt Tarihi: 24/10/2005 Konum: Istanbul Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 442 |
Gönderim Zamanı: 01/12/2006 Saat 21:21 |
Ben de Batur Bey'e düşüncelerini paylaştığı ve güzel bir fikir tartışması yaşadığımız için çok teşekkür ediyorum. Her paylaşım bana birşeyler öğretiyor.
Orjinalini yazan: ardeth
Çağımızın gerekleri bunu şart koşuyor. İngilizce evrensel bir dil. En azından bir yabancı ülkeye gittiğinizde bile o ülkenin dilini tam olarak bilmiyorsanız ingilizce bilmeniz kafi gelecektir. Uluslararası şirketlerde bunu geçtim çok iyi bir şirkette önemli şartlar olarak diploma, yabancı dil ve bilgisayar bilgisini öne sürüyorlar. Mülakatlarda bile sordukları şey şayet askerlik yapıldıysa ingilizce hatta bazı şirketler tek dille bile yetinmiyor. Eğer ki günümüzde en azından ingilizce bilmiyorsanız çok iyi bir şirkette yüksek bir maaşla çalışmanız hayal. Ailelerde bunu iyi bildiğinden çocuklarının ingilizce eğitimi almasını ve buna yönelik bir özel okulda okumasını gerekli görüyorlar. Aygün Bey merhabalar, size katılıyorum zaten benim söylediğim de aynıdır; İngilizce kesinlikle öğrenilmelidir. Ancak, İngilizce; sadece "İngilizce" olarak öğrenilebilir. Matematiği, Fiziği, Mühendisliği, vs. İngilizce dilinde öğrenerek, ne mesleği daha iyi kavrayabiliyoruz, ne de İngilizceyi. Hatta uygulamadan kaynaklanan bazı sorunlar daha da içinden çıkılmaz hale getirebiliyor sorunu. Örnek vermek isterim. Derslerin İngilizce okutulduğu okullarda, İngilizce bilgisi yeterli olmayan öğretmenin sorduğu soruyu dahi anlayamayan -düşük cümle, gramer hatası, vbg.- öğrenci ne yapabilir? "Tarzanca" bir İngilizce ile hem mesleğe, bilime yazık oluyor hem de yabancı dil bilgisi gelişemiyor. Bunları sadece ben söylemiyorum, ABD'de onyıllarca yaşamış, orada kültür mühendisliği birimlerinde görev yapmış, Oktay Sinanoğlu söylüyor. Yukarıda sizlerin belirttiği gibi, Türkçemizin bozulmasının tek nedeni elbetteki bu açıkladığım unsur değildir. Bildiğiniz gibi; Japonya'da bir yılda bir insanın okuduğu kitap ortalaması 6 iken, Türkiye'de bir yılda okunan 1 kitaba 25 insan düşmektedir (aradaki uçurum; 6x25= 150 kat daha az okuyoruz). Bir dil okunmadan sadece "Televole kültürü" ile televizyondan izlenerek, kulaktan dolma ifadelerle yaşayamaz, kendisini koruyamaz. Ben tabi ki gelişmeye açığım, Yeni kelimeler elbetteki katılacaktır dilimize. Bu yazımda mesela, görüyorum ki birçok yabancı kökenli kelime kullanıyorum. İyi yönde bir örnek olarak ben "e-mail" yerine özenle; "e-posta" diyorum buna dikkat ediyorum, bir başkasından da aynı ifadeyi alınca memnun da oluyorum. Sonuç itibarıyla; daha çok okumamız, gençlerin Türkçe okumasını özendirmemiz gerekmektedir. Dilimizi ancak böyle koruyabiliriz. Düzenleyen volkan |
|
Sevgi ve Saygylarymla,
volkan. |
|
Kesifci
Üye Kayıt Tarihi: 07/12/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 591 |
Gönderim Zamanı: 02/12/2006 Saat 05:34 |
O zaman TUAF'mı,HvKK'mı?
İsteyen istediğini yazar tabi!Ama Türkçe yazışıyorsak... Düzenleyen Keşifçi |
|
-Ispanaktan agaç olur mu?
-Olmaz mi? |
|
Blackbird
Üye Kayıt Tarihi: 17/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 660 |
Gönderim Zamanı: 02/12/2006 Saat 09:09 |
Orjinalini yazan: Emroglan
Lanet olsun adamım, kapatın şu banal konuyu, tımam mııı? Haaaadi baay baaaay! Hehehe :D Yanlış yazmışın abi kapatın şu lanet olası canı cehenneme konuyu olacaktı hehehe :D |
|
Blackbird
Üye Kayıt Tarihi: 17/09/2006 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 660 |
Gönderim Zamanı: 02/12/2006 Saat 09:15 |
Orjinalini yazan: Arvid
blackbird: vermiş olduğun "nobran" örneği zaten eski türkçe. yani senin savunduğun durumla ters düşüyor. Hehe Rezil oldum :) Bilmiyordum eski Türkçe olduğunu valla sağolun. Yanlış kelime kullanarak örnek verdiysem de anlaşılmıştır umarım:) AFFOLA! İdris Bey haklısınız :D Benim demek istediğim hani bir toplumu yok etmek için öcelikle dilini kültürünü yok etmek gerekir bence.Sonuçta yabancı kelimelerden , dillerden çok fazla etkilenen bir dile sahip olan bir toplum milli kimliğini kaybetmeye başlar... Ov Ye Ov Ye Haydin Bye Size!! (uyaklı oldu :) ) |
|
oy61
Üye Kayıt Tarihi: 19/08/2005 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1471 |
Gönderim Zamanı: 02/12/2006 Saat 09:35 |
İnsanlar anlaştığı sürece kullanılan kelimelerin ne önemi var. Bence esas önemli olan dilin gramer yapısını bozmadan konuşmak ki esas vahim durumda olan nokta burası.
|
|
Hayat bos!!!
Öyleyse epoxi ile dolduralim |
|
<< Önceki Sayfa 3 Sonraki >> |
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |