Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Modelsitesi 2006 Plastik Model Yarışma ve

Nereden Yazdırıldığı: ModelSitesi
Kategori: Genel
Forum Adı: Off-Topic
Forum Tanımlaması: Modelcilik dışında fikir paylaşımına buyrun; birbirimizi kırmayalım, kırdırmayalım
URL: www.modelsitesi.com/forum2/forum_posts.asp?TID=2096
Tarih: 23/11/2024 Saat 13:16
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.04 - http://www.webwizforums.com


Konu: Modelsitesi 2006 Plastik Model Yarışma ve
Mesajı Yazan: corabatir
Konu: Modelsitesi 2006 Plastik Model Yarışma ve
Mesaj Tarihi: 11/04/2006 Saat 04:32
şu thk yarışmasından sonra sıra bizim yarışmaya da gelse diyorum nasıl olur ?

-------------
live to fly, fly to live



Cevaplar:
Mesajı Yazan: HAKAN
Mesaj Tarihi: 11/04/2006 Saat 05:32
İyi olur:))

-------------
http://public.fotki.com/nosferattu/ - NOSFERATTU'S MODELCARS


Mesajı Yazan: roadrunner
Mesaj Tarihi: 12/04/2006 Saat 03:44
Orjinalini yazan: HAKAN

İyi olur:))
+100

-------------
Long Live Rock & Roll


Mesajı Yazan: ssgirit
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 05:23
cok iyi olur

-------------
Süleyman
modelciliğinize iyi bakınız yaşlanınca gerekli olacak


Mesajı Yazan: HAKAN
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 05:25
Koskoca maket alemimizde yarışma isteyen topu topu 4 kişiyiz demekki.
:((


-------------
http://public.fotki.com/nosferattu/ - NOSFERATTU'S MODELCARS


Mesajı Yazan: Burak Öztan
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 05:33
+ ????
Bu nasıl yazılıyor,formülü nedir?

-------------


Mesajı Yazan: Kesifci
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 05:33
Olur mu canım isteriz tabi.
Aslında üretimi devamlı,modelciyi canlı tutmak için,mesela her üç-dört ayda bir T.C.nin her bölgesinde "Modelsitesi Plastik Model Yarışması Ankara/İst./Trabzon..." adlarıyla yarışmalar tertip edilebilir.

+1=5

-------------
-Ispanaktan agaç olur mu?
-Olmaz mi?


Mesajı Yazan: angara gablanı
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 05:43
Evet katılıyorum yarışmalar insanı tetikleyen en güzel aktivitelerdir. Çifçinin tarlasını biçmesi gibi bir şey . Yarışmalar yapılsın.


Mesajı Yazan: idris
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 06:52
Orjinalini yazan: Paranoyak

+ ????
Bu nasıl yazılıyor,formülü nedir?


"+1" şahsınızı ifade ediyor.Kalanlar klon,köle veya başka bişi.


Mesajı Yazan: Atilla Sülün
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 07:01
ya yarışma olsun olmasına da bunlar beni üzüyor. niye mi? çünkü oradakiler gibi güzel modeller görünce insanın yapma hevesi kırılıyor. zaten düzgün model çıkaramayınca ortaya... varın gerisini siz düşünün.


Mesajı Yazan: Jolly Roger
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 07:11
Geçer:}

-------------
Consume Ergo Sum


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 07:23
Orjinalini yazan: Atilla Sülün

ya yarışma olsun olmasına da bunlar beni üzüyor. niye mi? çünkü oradakiler gibi güzel modeller görünce insanın yapma hevesi kırılıyor. zaten düzgün model çıkaramayınca ortaya... varın gerisini siz düşünün.


Heves kırılmasını gerektirecek hiçbir şey yok ki ortada; tam tersine daha da şevk vermesi lazım. Yapma Allahını seversen...

-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: Panzerace
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 07:45
-


Mesajı Yazan: CErginbas
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 09:10
Bence de yarışma kesin olsun ama yaza olsun. Temmuz gibi mesela. YArışma için özel model üretimine geçelim ona göre;) Madem kamçılıyor, vaktimiz olsun da ortaya yeni şeyler çıksın.

Malum bu ay üretimler, Ankaradaki yarışmaya yönelik olacak.

-------------
Üretime evet, polemiğe hayır!!!


Mesajı Yazan: BUROCK
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 09:16
Orjinalini yazan: CErginbas

Bence de yarışma kesin olsun ama yaza olsun. Temmuz gibi mesela. YArışma için özel model üretimine geçelim ona göre;) Madem kamçılıyor, vaktimiz olsun da ortaya yeni şeyler çıksın.

Malum bu ay üretimler, Ankaradaki yarışmaya yönelik olacak.


Temmuz Temmuz :) belki bu sefer bende orda olurum

-------------
Burak BALKIR
..To Become Old and Wise
You Must First Be Young and Stupid !!


Mesajı Yazan: idris
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 09:35
Eylül-ekime yetişirse şanslıyız.En son kasım ayında olabilir deniyordu.


Mesajı Yazan: tozbek
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 18:25
Ekim civarında müze yarışmasının durumunu da dikkate almakta fayda var. Tabi inşaat başlayacak müzede, nasıl bir seyir izlenir, yarışma nerede yapılır bilemiyorum...

Benim bir önerim var. Bir seferlik, inşaat nedeniyle müze ve modelsitesinin yarışması birleştirilsin. Uçak ve havacılık diorama kısmı müze, geri kalan afv-figür-sivil araç-askeri diorama vb... gibi kategoriler de modelsitesi tarafından yapsın.

Belki böyle bir yarışma için Hava Harp Okulu'ndan yararlanılabilir... Veya yarışmalara büyük destek veren Borusan'la konuşulabilir...

Yarışmalar muhakkak imalatın hızlanmasına gaz veriyor. Sık sık sergi-yarışmaların düzenlenmesi iyi olur kanatindeyim.

Herkese iyi modeller...
Tolga


Mesajı Yazan: ee_ee
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 19:25
Yarışmada ki katogorilere de ek yapılmalı bence. Örnek bir model seçilmeli (mesela F4 gibi) elinde o modelden olan yarışmacılar katılmalı boylelıkle en guzel F4 ve en ıyı maketçi daha iyi belli olur.

herkese iyi modeller
EE_EE

-------------
Bir gün herkes maket yapacak....Takım belli oluyor değil mi?:=))))


Mesajı Yazan: erhntly
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 21:11
En iyi maketçi kimdir...
Bunu seçmenin yöntemi nedir, varsayılan yöntemlerle seçilecek en iyi maketçinin, en iyi maketçi ünvanı alması kime ne kazandıracaktır.
Böyle bir ayrım gereklimidir ?

Modelcilik/maketçilik hobisi ile uğraşan herkes en iyi maketçidir...



-------------
http://miniafv.blogspot.com/ - miniafv.com


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 21:42
Orjinalini yazan: erhntly

En iyi maketçi kimdir...
Bunu seçmenin yöntemi nedir, varsayılan yöntemlerle seçilecek en iyi maketçinin, en iyi maketçi ünvanı alması kime ne kazandıracaktır.
Böyle bir ayrım gereklimidir ?

Modelcilik/maketçilik hobisi ile uğraşan herkes en iyi maketçidir...


Son cümleye aynen katılıyorum...

Bir yarışma sonrası; şayet tabir uygun ise "kazanan modelci", en iyi modelci değil de, en iyi seçilen modelin yapımcısı olabilir.
En iyilik kimseye mahsus değildir, yukarıda dendiği gibi aşkla model yapan herkes en iyi modelcidir.

Yarışmalarda da bence jüriden ziyade, katılanların oyları ile seçim çok daha demokratik olmaktadır.



-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: saral100
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 21:53
Erhan bey ve Korkut bey sizlerle aynı fikirdeyim.
Bu uğraşıya gönül ile bağlanan herkez zaten iyi maketçidir.



-------------


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 22:40
Ben bu konuda katılmasam da farklı bir görüşüm var...

Sonuçta maketçilerin de aralarında acemiler var, yıllardır uğraşanlar var, yıllardır uğraşan fakat zamansızlık olsun başka şartlar olsun gelişimini bir yere kadar getirenler var, çok kısa bir sürede çok hızlı deneyim kazananı var. Kısaca hobiye her bağlı kişi "iyi maketçi" olamaz.

Fakat, işin asıl önemli olan kısmı bence maketin öznel bir hobisi olması. Aynen resim gibi, bence maket bir algılama meselesidir ve öznel bir konudur, size güzel görünen bir şey başkasına abartılı, bir başkasına fazla sade, bir diğerine çirkin, ötekine göre ise çok karmaşık ve detaylı görünebilir. Bir maketi değerlendirirken aynı bir resmi değerlendirir gibi kişisel değer yargılarımızı öne süreriz. Bu yüzden de "en iyi maketçi" yine kişisel bir kavram haline gelir, ben A şahsının çok iyi maket yaptığını düşünürüm ama C şahsına göre B şahsı ondan çok daha iyidir. Bu yüzden de modelciler.org ve modelsitesi yarışmalarında "çoğunluğun beğenisi" ön plana çıkıyordu, ki bence eğer eğlenip zevkli zaman geçirmek ve hobiyi yaymaksa amaç, daha doğru olanı bu.

Sonuçta her yaptığımız maket bir el emeği göz nuru ve saygı görmesi gerekli, ama bence ne eleştiride dozu kaçırıp hobi ile ilgili bir insana aşırı sert eleştiriler getirilmeli, ne de çok pohpohlanarak şımartılıp kendini geliştirmesine engel olunmalı. Bu konuya çok özen göstermemiz lazım, aramıza yeni katılan insanları boş yere küstürmek veya gereksiz gerginliklere yol açmak istemeyiz değil mi?

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: erhntly
Mesaj Tarihi: 13/04/2006 Saat 23:21
Sevgili Emre, adı üstünde hobi olan bu faaliyette,
sırf karşımdaki de benim hobimi paylaştığı için "bile" iyi maketçi sıfatını haketmiştir. Görüşlerimizi bu açıdan değerlendirmende fayda var. (aslında seni tanıyıp bildiğim için seninde benzer yaklaşımın olduğunu biliyorum)

Gerisi ise heves, el becerisi, teknik altyapı, zaman-yer ve maddi imkanlar ile gelişmekte. O zaman da iyi maketçi değilde, donanımlı/tecrübeli/becerikli/yaratıcı... vs. maketçi ünvanı ile onurlandırmakta fayda var. Tabiki bunlar da kişisel görüşlerim.

Sonuçta yarışmalarda da en iyi modelci değil en iyi model seçilmekte...



-------------
http://miniafv.blogspot.com/ - miniafv.com


Mesajı Yazan: Toughbeard
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 01:37
iyi maketçi yoktur. Bütün maketçiler kötüdür. Hepsi küfür eder, mutlaka bir veya birdan fazla kötü alışkanlıkları vardır. polemik forumda yazmışlardır. kavga ederler. laf söylerler.

Bu maketçilerin hiçbiri olmamış...



Toughbeard
Kötü Maketçi

-------------
Toughbeard

http://www.toughbeard.com">
--------------------------
"Even Impossible says I M Possible" - Internetten alinti


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 01:55
Erhan abi, benim de demek istediğim (ki ikinci paragraf eksik kalmış) "en iyi modelci" gibi bir kavramın olamayacağı çünkü insan beğenilerinin öznel olduğu(yoksa "iyi" modelci konusunda tamamen seninle hemfikirim).

Laf aramızda becerikli modelci, tecrübeli modelci derken ben "en.-tas.çı modelciler"e kılım bunu da belirtmeden geçemeyeceğim (çünkü kıskanıyorum ehuehe)

Serdar güzel özetlemiş(polemik forumuna hiç yazmasam da). Ben bunların üstüne takıntılı, kötümser ve üşengecim, üstelik zalimim, eve gelen temizlikçilere ve "aaa oyuncak" diyen küçük çocuklara kötü davranıyorum.


-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: ardeth
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 03:35
eee zaten dolabın kilidini kırıp içerisini talan eden temizlikçiye iyi davranılacak değil ya :D

Bu arada güzel bir şekilde özetlenmiş başarılı en iyi model vardır. Zaten yarışmada da biz buna göre oy veriyoruz.

-------------
Bu dünya fanidir sakyn aldanma, ma?rur olup tac-ü tahta dayanma, yedi iklim benim deyu güvenme...


Mesajı Yazan: Kesifci
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 05:20
T.H.K. Yarışmasında jüri olacak ama,bence bu uygulama modelciliğin -çoğunluk tarafından kabul edilen ve savunulan- ruhuna aykırıdır.Sanki,FAI Spor Kodları gibi ayrıntılı ve modelcinin gözünü korkutan,olayı eğlence,sergi olmaktan çıkarıp,mücadele,boy ölçüşme haline getiren-getirebilen jürileri ve ihale şartnamesini andırır kurallarını,ben istemiyorum arkadaşlar.Daha önce kazananı (bir kazanan olmalı elbet) katılımcıların,yarışma günü oylayarak belirledikleri sergiler olmuştu.Buna devam edilsin.

-------------
-Ispanaktan agaç olur mu?
-Olmaz mi?


Mesajı Yazan: HAKAN
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 05:25
Valla bakış açısına göre iyi maketçide vardır iyi makette.
Benim bakış açıma göre ise bütün maketler iyi maketçiler kötüdür :))
(Ben dahil,bazen evde terör estiriyorum)
:))

-------------
http://public.fotki.com/nosferattu/ - NOSFERATTU'S MODELCARS


Mesajı Yazan: tozbek
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 06:21
Arkadaşlar yarışmanın-serginin bence özü öncelikle bir araya gelmektir. Ortak tutku maketler hakkında sohbet etmek, sosyalleşmektir.
Sonrasında güzel bir göz zevki çekmektir. Modelleri seyretmektir, incelemektir. Sorular sormak, sorulanları cevaplamaktır.
Yarışma-sergiden sonra gaza gelinir. Yarım maketlere dalınır, yeni teknikler denenir. Sıfır maketlerin jelatinleri açılır.
Her yarışma-sergi öncesinde üretkenliğim kendi açımdan artıyor. Bir şeyleri yetiştirmek, mevcutları toparlamak bence gayet keyifli. Kendine sınav öncesinde son dakika ders notlarını toparlayıp çalışmaya çalışan biri olarak hissediyorum :)

Tolga
Son söz: maket bahane, muhabbet şahane...



Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 07:00
Orjinalini yazan: Keşifçi

T.H.K. Yarışmasında jüri olacak ama,bence bu uygulama modelciliğin -çoğunluk tarafından kabul edilen ve savunulan- ruhuna aykırıdır.Sanki,FAI Spor Kodları gibi ayrıntılı ve modelcinin gözünü korkutan,olayı eğlence,sergi olmaktan çıkarıp,mücadele,boy ölçüşme haline getiren-getirebilen jürileri ve ihale şartnamesini andırır kurallarını,ben istemiyorum arkadaşlar.Daha önce kazananı (bir kazanan olmalı elbet) katılımcıların,yarışma günü oylayarak belirledikleri sergiler olmuştu.Buna devam edilsin.


Katılıyorum, Modelsitesinin yarışmaları bu şekil olabilirken (sonuçta tek yetkili merci kendimiziz) THK ve THKv tarafından organize edilen yarışmalarda bu tip bir halk jurisi olayına girmek pek mümkün değil. Bu yüzden bütün yarışmaları kendi içlerinde değerlendirmek lazım.

Öte yandan iyi modelci maketci vesaire yazılarını okudum.
Eğer "gerçeklerden" sözedeceksek iki çift lafım var.

1- Hobi nedir? Hobi boş zamanları değerlendirmek değildir. İfa edilmek için zaman, maddi olanak ve ortam yaratılan bir faaliyettir. Boş zamanlarını değerlendirmek için model yapan kişi zaten modelci değildir, ayırdığı zaman onun için değerli olmayacağından kelli olaya bakışı da yüzeysel kalacaktır.

2- Model yapmak sanat mıdır? Kesinlikle değildir. Sanat nedir dersek, tanımlamak uzun sürebilir. Ama özünde sanat, yaratmaktır. Modelci birşey yaratmaz, mevcut bir objeyi belli ölçekte kopya eder. Model yapımı disiplinli bir hobidir. İki parça yapıştıran herkese modelci denmesi mümkün değildir, hele "iyi" maketçi demek imkan dahilinde değildir.

Disiplinden bahsettim, bu disiplin nelerden oluşur; araştırma, yorumlama, uygulama.

Araştırma:
Modellenecek obje ile bilgi içeren kaynaklara ulaşmak, bunları derlemek, konuyla ilgili mümkün olduğunca az açık bırakmak.

Yorumlama:
Kısaca araştırma malzemesini analiz edip anlamak diyebiliriz. Bu aşamada önemli nokta ,kişinin bakmak ile görmek arasındaki farkı idrak etmesidir.

Uygulama:
Doğru malzeme seçimi, arzu edilen sonuç için doğru teknik seçimi ve en önemlisi bunları patlamadan uygulayabilecek deneyim (kabiliyet demiyorum dikkat ederseniz)

Gerçeği ölçekli olarak kopyalayabilme başarısı, modelcilerin sıralanmasını sağlar yani kısaca iyi modelci olduğu gibi kötü modelci de mevcuttur.

Bu sıralama her an değişebilmektedir, keza herkesin öğrenme süreci değişiktir.

Bunların dışında kronik kötü modelciler de vardır, işin kötüsü sizlerin naif yaklaşımı dahilinde yanlışlarını görmemiş bu tip kişiler herhangi bir eleştiriyle karşılaşmadıkları sürecin sonunda kendilerinin iyi modelci olduğuna inanmış durumdadırlar; Sonra ilk eleştiride kavga çıkar, bundan doğal birşey de yoktur.

Kronik kötü modelciler kimlerdir?
- 20 senedir model yapıp bu süreç dahilinde kendini bir adım öteye götürememiş modelcilerdir.
- Model yapmamak için bahane üreten modelcilerdir, (bunun kanopisi 0,1 mm daha kalın, once onu yapmak lazım, jant maskem postada kayboldu, o yüzden model bitmiyor vs gibi)
- Makalesinin sonunda kapı gibi kitapların ismini dayayıp döküman olarak, en bilinen uçağın yılanını yanlış renkte yapan modelcilerdir (bakmak ve görmek durumu).
- Başkalarına yardımı egosunun tatmin etmek için yapan, paye peşinde olan modelcilerdir (yetkim yoksa istifa ederim vb)
- Kitap okuyup bilgi küpüne dönen, ama küpten dışarı çıkamadığı için hayatı boyunca 3 model yapan ama her konuda konu sorunlusu olan modelcilerdir.


neyse şimdi çıkmam lazım sabaha doğru iyi modelciler nedir kimlerdir onu da yazarım.

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 07:26
İyi modelcilerle beraber yarışmayla ilgili açıklama da gelecek mi?

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: ssgirit
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 07:36
THK yarismasinin sergi kismi da oldugunu unutmayalim.
Benim maketlerim sergide olacak

-------------
Süleyman
modelciliğinize iyi bakınız yaşlanınca gerekli olacak


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 08:18
+1
bende istiyorum yarışma niye istemeyim. Yarışmada güzelleri görelim ki hırslanalım daha iyilerini yapalım.

İyi maketçi konusu ise biras saçma olur. Yani demek istediğim iyi maketçiler çıksın ortaya düşüncesinde olan bir kişi hobi için değil kendini etrafına kanıtlamak için araç olarak kullanıyodur bu hobiyi(bi nevi ego tatmini). (Benim düşüncem)Zaten yarışama düzenlemekteki amacımız birbirimizle tanışıp sağlam dostluklar kurmak, tecrübelerimizi birbirimizle paylaşmak, bu hobiye yeni başlayan arkadaşlara yardımcı olmaktır.

Yarışma tarihleri için benim fikrim haziran ortası veya sonrası uygundur, tabi ki çoğunluğun ortak kararı önce gelir.

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 09:08
Orjinalini yazan: Ares


2- Model yapmak sanat mıdır? Kesinlikle değildir. Sanat nedir dersek, tanımlamak uzun sürebilir. Ama özünde sanat, yaratmaktır. Modelci birşey yaratmaz, mevcut bir objeyi belli ölçekte kopya eder. Model yapımı disiplinli bir hobidir. İki parça yapıştıran herkese modelci denmesi mümkün değildir, hele "iyi" maketçi demek imkan dahilinde değildir.


Bak şimdi buna itirazım var...
Modelcilik sanattır. Bir şeyi adam gibi ortaya çıkarabilme becerisi, sanatçılığı da gerektirir. Tutkalları taşırmamak, güzel tesviye yapmak, bir tablo nasıl boyanıyorsa modeli de öyle boyamak... Bir şeyi ölçekli olarak kopya etmenin de mutlaka bir adabı ve gerektirdiği asgari bir el ve göz sanatı düzeyi vardır. Zaten "İki parça yapıştıran herkese modelci denmesi mümkün değildir" cümlesi de daha üst düzey bir çalışma beklentisi ortaya koymuyor mu?

Hadi bunu geçtik. Bir diorama düzenlemek, birşey yaratmanın ta kendisi olmak gerekir. Burada yapılan iş, 3 boyutlu bir tablo; bir fotoğraf oluşturmak değilse nedir?
Sanat yaratıcılık ise, yaratıcı olmayan biri bir dioramayı nasıl planlar da yapar?

Ben "iyi modelci" tabirini, yaptığı modeli aşkla yapan kişiler için kullanıyorum. Elbette, aşkla da yapılsa, az veya çok defoları olan bir eser ortaya çıkıyor. Bunu daha iyi beceren, daha iyi modelcidir. Ama severek yapan birine "kötü modelci" ben diyemem, bence denmemeli de...
Kötü modelci ne zaman olunur? Bana göre, yaptığı işten bıkıp biran önce kurtulmak için savsaklayarak bitirmek, kötü modelciliğe girer. Çünkü, sanatına ihanet etmektedir...

Şevkle dolu olan, ve yeni başlayan biri kötü değil, deneyimsiz modelcidir.

Deneyimlerini diğerlerine aktarmayan, ağzından kerpetenle zar-zor laf alınan, şakanın topuzunu iyice kaçırıp yorumları alay platformuna taşıyanlar da, kötü modelcilikten öte, kötü insanlardır.

Sevgili Ufuk; hobimize "sanat değildir" deyip aşağılama lütfen. Modelcilik sanat olduğu gibi, aynı zamanda çok iyi bir mental terapi aracıdır.

Şu eli kasap bıçaklı gençlerimiz 11 no.lu bıçak ile tanışsa ne kadar güzel olurdu....


-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 09:26
"Şu eli kasap bıçaklı gençlerimiz 11 no.lu bıçak ile tanışsa ne kadar güzel olurdu.... "

Bir an kasap ve genç görünce üzerime alındım. Sonra geçti. Diyecektim "Kesmek suç mu?".

Liselerde kendini Kurtlar Vadisi karakteri zanneden elemanlardan mı bahsediyorsun Korkut abi?

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 09:32
Orjinalini yazan: Emroglan

Liselerde kendini Kurtlar Vadisi karakteri zanneden elemanlardan mı bahsediyorsun Korkut abi?


Tabii ki Emre, başka ne olabilir ki?

-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: judas
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 09:40
Bence iyi veya kötü modelci yoktur, iyi veya kötü yapılmış model vardır. Sanat ve modelcilik ilişkisi ise ince bir hattır.

-------------
feed the troll


Mesajı Yazan: crow
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 10:51

model yapmak sanat değil diyen arkadaşlar bu yapılan modele göre degişir demekmi istiyor
benim aklıma kalan bir kaç model var bunlardan biri bagdat köşkü izzet abinin diorama çalışmasındaki fayansların boyanması ve bir diğeri tayfun arkadaşımızın BMW M1 Art Car "Andy Warhol"çalışması bunlar birer sanatsal çalışma değilmidir.







-------------
www.crowmodelcars.com


Mesajı Yazan: Rahmi K.
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 11:31
Bence de modelcilik ve sanat birbirine uzak kavramlardır.
Örnek gösterilen çalışmalar, "sanat" eseri sayılan gerçeklerinin küçük birer kopyasıdır. Bunların küçük birer kopyasını sanat eseri yerine koymak bence gerçeğine haksızlıktır.


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 11:59
Sayın Shaw;
Orjinalini yazan: shaw


bende istiyorum yarışma niye istemeyim. Yarışmada güzelleri görelim ki hırslanalım daha iyilerini yapalım.

.... hırslanıp daha iyisini yapmaya çalışmak, bu ego değil midir? Değil diyorsanız ego sözlüğüne yüklenen anlamlara bir göz gezdirin.
Orjinalini yazan: shaw


İyi maketçi konusu ise biras saçma olur. Yani demek istediğim iyi maketçiler çıksın ortaya düşüncesinde olan bir kişi hobi için değil kendini etrafına kanıtlamak için araç olarak kullanıyodur bu hobiyi(bi nevi ego tatmini).

Bütün modelciler yaptıklarını göstermek ister, en basidinden eve gelenlere gösterirler. Modeli kendisi için yapıyor olabilir ama onca emek verdiği şeyin başkaları tarafından da takdir edilmesini istemek te egodur, bunda kötü bir taraf yoktur.
Orjinalini yazan: shaw


(Benim düşüncem)Zaten yarışama düzenlemekteki amacımız birbirimizle tanışıp sağlam dostluklar kurmak, tecrübelerimizi birbirimizle paylaşmak, bu hobiye yeni başlayan arkadaşlara yardımcı olmaktır.

İyi modelcinin normlarından biri de budur bence, keza egosuna rağmen bildiklerini ve deneyimlerini karşılıksız paylaşıyorsa kişi iyi bir modelcidir.


Orjinalini yazan: judas

Bence iyi veya kötü modelci yoktur, iyi veya kötü yapılmış model vardır. Sanat ve modelcilik ilişkisi ise ince bir hattır.


İlk cümleye kısmen katılıyorum; kendini geliştiren modelci iyi bir modelcidir, geliştirmeyen ise kötü. İkinci kısma ise katılmıyorum keza ikisinin arasında ince bir çizgiden ziyade uçurum vardır. Sanat eseri diye lanse edilen eserlerin bile hangisinin gerçek sanat eseri olduğu tartışılırken olayı bu kadar genel ve yüzeysel almak yanlıştır. Unutulmaması gereken gerçek sanatı değerlendirmek için ciddi bir bilgi ve birikim gerekmektedir.



Orjinalini yazan: crow


model yapmak sanat değil diyen arkadaşlar bu yapılan modele göre degişir demekmi istiyor
benim aklıma kalan bir kaç model var bunlardan biri bagdat köşkü izzet abinin diorama çalışmasındaki fayansların boyanması ve bir diğeri tayfun arkadaşımızın BMW M1 Art Car "Andy Warhol"çalışması bunlar birer sanatsal çalışma değilmidir.


Modele göre değişmez çünkü olan bir objeyi taklit etmek sanat değildir. Verdiğiniz örnekler buna net örnektir.

Bağdat köşkündeki fayanslar vesaire sanattır, bunu hakkıyla ölçekli olarak yansıtmak ise iyi modelciliğe net bir örnektir.
BMW M1 Art Car Andy Warhol'un sanatını yansıttığı bir tualdir, Tayfun'un modeli ise iyi bir modelcilin mevcut objeyi hakkıyla ölçekli olarak yansıtmasıdır. Bu iki modelde de yaratıcılık yoktur, eğer bu iki modelci olanı yansıtmayıp kafalarına göre boyasalardı o zaman neyin ölçekli modeli olurdu onlar soru işareti. Misal Tayfun gerçek araçtaki renkleri beğenmeyip kendisine göre daha uyumlu bir skalada boyasaydı modeli (ki adamı tanıyorum çok daha zevkli bir M1 boyaması yapacağını biliyorum), o zaman ortaya çıkan model BMW M1 Art Car Andy Warhol olmaz What-if BMW M1 olurdu.
Bu minvalde birşeyi savunuken savunduğunuza antitez olabilecek örnekler kullanmayınız.


Korkut abi,
Orjinalini yazan: Korkut

Sevgili Ufuk; hobimize "sanat değildir" deyip aşağılama lütfen. Modelcilik sanat olduğu gibi, aynı zamanda çok iyi bir mental terapi aracıdır.

Öncelikle sanat, zanaat ve hobi kavramlarını birbirinden ayıralım. Bu kavramlar birbirinden tamamen ayrıdır buna rağmen çoğu kişi tarafından karıştırılır.
Hobiler sizinde belirttiğiniz gibi menatl terapidir. bu terapi için başta belirttiğim gibi öncelikle zaman akabinde olanak yaratılır. Pul biriktirmek te bir hobidir, ve bugüne kadar pul biriktimenin bir sanat olduğunu iddia eden birine rastlamadım. Model yapmak kişiyi geliştiren çok ciddi bir hobidir, bu ağırlığa sahip bir kavramı sanat bu şeklinde desteklemeye çalışmak işin ciddiyetine gölge düşürür. Netteki bir sanat tanımı;
Sanat, deha düzeyindeki zekanın, var olana karşı tepkisinin, tutarlı bir bütünlük içerisinde somutlaştığı bir alandır. Sanatçı, zekası ve sezgileriyle çağının önünde giden insan olduğu için, gerçek sanatın anlayanı azdır. Onu anlamak için çaba gerekir. durumu özetlemektedir, WRnumber 40xxxx FW-190F8 makedi yapmak bir ifade tarzı değildir, olan aletin reproduksiyonudur.
Thomas Munro'ya göre; "sanat doyurucu estetik yaşantılar oluşturmak amacıyla dürtüler yaratma becerisidir." (kaynak www). Kimsenin bir modele saatlerce bakıp türlü türlü anlamlar yüklediğini düşünmüyorum şahsen.

Öte yandan bir resim yapıp ben bu ifadeyi yükledim demek modelcilikte işe yaramaz, çünkü modelci objenin gerçeğine sadık kalmak zorunda olduğu için malın başarısı gerçeğine yakınlığıyla ölçülür.

Orjinalini yazan: Korkut


Bak şimdi buna itirazım var...
Modelcilik sanattır. Bir şeyi adam gibi ortaya çıkarabilme becerisi, sanatçılığı da gerektirir. Tutkalları taşırmamak, güzel tesviye yapmak, bir tablo nasıl boyanıyorsa modeli de öyle boyamak... Bir şeyi ölçekli olarak kopya etmenin de mutlaka bir adabı ve gerektirdiği asgari bir el ve göz sanatı düzeyi vardır. Zaten "İki parça yapıştıran herkese modelci denmesi mümkün değildir" cümlesi de daha üst düzey bir çalışma beklentisi ortaya koymuyor mu?

Benimde buna itirazım var:)
Birşeyi adam gibi ortaya çıkarabilmek el melekesinin deneyimle birleşmesidir; el melekesi tek başına zanaat sayılabilir belki ama sanat değildir. Aynı zamanda el ve göz sanatından ziyade tanımı el ve göz koordinasyonudur kullanılan. Kısacası Sanat kelimesi bu kadar ucuz değildir. Sonuçta bir modeli bitirmek için deli dahi yada deha olmak gerekmez, tekniğini bilen ve bunu deneyimle birleştirip uygulayan herkes bir modeli bitirebilir. Ama fırça tutmayı bilen renkleri tanıyan herkes ressam olamaz, çünkü icra etmekle yaratmak arasındaki sınırı geçmek çok küçük bir azınlığa mahsustur.

Orjinalini yazan: Korkut


Hadi bunu geçtik. Bir diorama düzenlemek, birşey yaratmanın ta kendisi olmak gerekir. Burada yapılan iş, 3 boyutlu bir tablo; bir fotoğraf oluşturmak değilse nedir?
Sanat yaratıcılık ise, yaratıcı olmayan biri bir dioramayı nasıl planlar da yapar?

Burda yapılan iş üç boyutlu bir tablo değil "canlandırma"dır. Dioramaların temeli mevcut sahnelere dayanır. Bir diorama oluşturmak için çok ciddi bir ön araştırma süreci gerekir, yanyana koyulmuş bir takım araçlar ve onların üstündeki bir takım figürler diorama değildir. Benim gördüğüm bu kavramın memlekette çok az modelci tarafından ciddi olarak bilindiği. Fotoğraf bazlı dioramalar ise (misal Ceki'nin spitfire'ı) kavrama güzel bir örnektir. Şurasıda boş kaldı iki ağaç atalım mantığı yanlıştır.

Orjinalini yazan: Korkut


Şevkle dolu olan, ve yeni başlayan biri kötü değil, deneyimsiz modelcidir.


Deneyimsiz modelci haliyle kötü model yapar, bunda tuhaf birşey yoktur, deneyim arttıkça iş güzelleşir. Ama deneyim artmasına rağmen modellerde bir gelişim yoksa işte o zaman o kötü bir modelcidir.

Konumuz kötü insan kötü modelci kavramıyla alakalı olmadığı için buna birşey yazmıyorum.

Konumuz modelcilik sanat mıdır değil midirden gelişmiştir. Neticede bunun eğitimini almış biri olarak net söylüyorum model yapmak sanat değildir, dilerseniz daha kapsamlı olarak da tartışabiliriz gece uzun:)


-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 12:03
Yani kusura bakmayın ama, gerçeğinin küçük bir kopyasını yapmak sanat değilse, heykeltraşların büst yapması ne oluyor? Gördüğün insan üst kısmını küçülterek kopya ediyorsun..
Bir tabiat köşesinin resmini yapmak ne oluyor? Gördüğün doğa parçasını küçük bir tuvale kopyalıyorsun.

Bu durumda resim ve heykel de sanat dalı olmaktan kurtulmuş ve basit birer hobi olmuş bulunuyor...

Yapmayın Allahaşkına!

-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 12:20
Orjinalini yazan: Korkut

Yani kusura bakmayın ama, gerçeğinin küçük bir kopyasını yapmak sanat değilse, heykeltraşların büst yapması ne oluyor? Gördüğün insan üst kısmını küçülterek kopya ediyorsun..
Bir tabiat köşesinin resmini yapmak ne oluyor? Gördüğün doğa parçasını küçük bir tuvale kopyalıyorsun.

Bu durumda resim ve heykel de sanat dalı olmaktan kurtulmuş ve basit birer hobi olmuş bulunuyor...

Yapmayın Allahaşkına!


Korkut abi vesikalık fotoğraf çekmek sanat mıdır diye soruyorum, evet cevabıyla beraber mısır sanatından bugüne yazmaya başlıyorum:)))))))

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: Rahmi K.
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 12:35
Korkut Abi,
dönemin yaşam tarzını, toplum yapısı ve bunun gibi bir çok özellikle beraber sanatçının duygularını taşıyıp, bir eşi ve benzeri yoksa ; o çalışma sanat eseridir tabii ki.
Ama her büst, her heykel sanat eseri olmadığı gibi kebapçıların duvarındaki tablolar da sanat eseri değildir.
Kendi ilgi alanımdan örnek vermek gerekirse; hiç bir uçak makedinde o uçağın, ne kadar hızlı gittiğini, ne manevralar yaptığını, motor gücünü vb. karakteristik özelliklerini izleyene hissettirecek, düşündürecek yorumlar katamam ki ! Bilmeyen için "uçak işte" Ama sanat eseri sayılan bir at heykelinde sanatçı izleyene, o atın zerafetini, hızını vb. karakteristik özelliklerini kendi tarzıyla, kendi yorumuyla, duygularıyla anlatır, hissettirir. Bizim böyle bir şansımız yok. Bu bakımdan modelciliği ben sanat olarak görmüyorum.


Mesajı Yazan: crow
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 12:47
Ben sanat diyorum çünki bu konuda eğitim almamış biriyim aynı zaman da birde kebabcıyım

-------------
www.crowmodelcars.com


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 13:01
Orjinalini yazan: crow

Ben sanat diyorum çünki bu konuda eğitim almamış biriyim aynı zaman da birde kebabcıyım


Deneyimli obur olarak derim ki iyi yapılmış bir beyti veya alinazik bilfiil sanattır, ve ugruna butun bu entellektuel yaklasımdan vazgecilebilir... de şu saatte nerden bulunur soru işareti:(

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: crow
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 13:09
Orjinalini yazan: Ares

Orjinalini yazan: crow

Ben sanat diyorum çünki bu konuda eğitim almamış biriyim aynı zaman da birde kebabcıyım


Deneyimli obur olarak derim ki iyi yapılmış bir beyti veya alinazik bilfiil sanattır, ve ugruna butun bu entellektuel yaklasımdan vazgecilebilir... de şu saatte nerden bulunur soru işareti:(


deneyimli obur olduktan sonra arayan bulur saat farketmez



david babada modeli kopyalarken

-------------
www.crowmodelcars.com


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 13:21
Fotoğraf proje bazında konsept-> mock-up-> uygulamaya güzel bir örnektir, burdaki mock-up yayıncılıkta "maket" tabir edilen bir nevi prova baskıya denk düşmektedir, Neticede kullanılan tual ciddi pahalıdır. Mock-up ana hatları belirler finalinde gerçek arabaya yapılan boyama sanattır. Resim tabiriyle eskizde denebilir.

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 13:32
Selamlar,

Öncelikle, bir çalışmanın "sanat" sınıfına girip girmediğine çalışmayı yapanın kendisi karar veremez. Kaldı ki tank ile uçağın, tüfek ile bıçağın sanatsal bir yanı da yoktur. Uçak havada 28 çizse, siz de bunu yansıtmanın bir yolunu bulsanız, o yine de sanat olmaz. Niçün olmaz, çünkü uçaktır o. Heykel değildir, resim değildir, katedral değildir, mağara resmi kadar bile sanatsal değeri yoktur. O, belli görevleri yapması için tasarlanmış bir makinedir. Tasarımının da sanat ile alakası yoktur, öyle olsaydı kimse F-117 ile uğraşmazdı. Yok o gemi resim gibiymiş, Mustang'in çizgileri köpekbalığını andırıyormuş, 64 Thunderbird kız gibi arabaymış. Bunlar Endüstri Tasarımının kapsamına girer; evet, tasarım aşamasında bu objelerin güzel görünmesi için çaba harcanır ancak son sözü teknolojinin gerekleri, kullanım alanı ve ergonomi söyler. O yüzden ENTAS'çı da sanatçı değildir zaten. Muahahahahahahaaaaa (bkz. Türk filmi kötü adam gülüşü).

Örnek olarak Warhol verilmiş. Ancak Andy Warhol bir BMW'nin üzerine benim 20 aylık kızımın da yapabileceği şekilde boya fışkırtıp, sonra da herkese bunun sanat olduğunu yutturabilir. Yok metaymış da, böyle şekillere sokunca insan gözünde yapay değeri olan bu objenin birimsel olarak değersizliği vurgulanıyormuş. Stüdyoda minimalistin minimalisti müzik diye bilmemkaç dakika sessizlik kaydedip, bundan bir manifesto yaratılıyormuş. Dadaizm sanatı yerin ta dibine geçirmiş, bu densizler de üstüne mezar taşını dikmişlerdir. Bunları geçiniz, manifesto lafını duyduğunuz yerden hemen kaçınız. Bu tip örnekler yüzünden güzel sanatlar fakültelerinde millet şeşi beşe ekleyip, sonra da kendi kendine ürettikleri şeylere anlamlar yüklüyor ve herkese "sanat yaptık" diyorlar. Maazallah, "Abi bunun neresi sanat?" siye sorma gafletine düşerseniz de cevap hazır: "Ahanda sanat düşmanı, dutun kaçmasın!". Dali'nin atların bacaklarını amorf şekilde uzatmadan önce klasik kalitede ne kadar mükemmel atlar çizdiğini, Picasso'nun La Guernica'ya gelene kadar ne eskizler patlattığını düşünmeden tuvale boya sıçratan, daha oyun hamuru ile çöp adam dahi yapamayı beceremezken portakal sandığını parçalayıp tahtalarını birbirine çivileyip heykel yapan, üç tane eski televizyonu eski tambur fırının üzerine koyup enstelasyon gerçekleştirip video-art fıştırtan hemen "sanatçı" oluyor bu dünyada artık. Popçu Çelik de şarkı yazıyor, ona da mı sanatçi diyeceğiz. Diyeniniz varsa gözüm görmesin zaten :D

Dolayısıyla maket yapmanın sanat olduğunun iddia edilebiliyor olması da çok normal aslında. Üç kalıp plastiği, iki tüp yapıştırıcı marifeti ve zımpara tahrikiyle toplamanın neresi sanat olabilir? Sanat eseri düşünceye sevketme, esinleme, başka bir ruh halini izleyicisine yansıtma, fikir enjekte etme yeteneğine sahiptir. Modelcilikte buna belki ve ancak diorama ile vinyetlerde yaklaşılır. O zaman bile, "bu Ardenler dioramasınıdaki Waffen SS kıyafetleri yanlış" ya da "bu Kelt savaşçısının bıyığı siyah değildi, ben gördüm" dediğiniz anda, işin sanatla yakından uzaktan alakası kalmamıştır. Minik bir fikir iletme kapasitesi varsa bile, o anda yerin dibine geçer çünkü gerçek bir sanat eserinin ana amacı gerçeği aynen kopyalamak, ayrıntılarda boğulmak ve görsel klişeleri sonsuza kadar tekrarlamak değildir. Öyle olsaydı Matisse ile Van Gogh overlokçu olurdu.

Yaptığımız işlere boş anlamlar, cümlelerimize gereksiz yüklemler eklemeyelim arkadaşlar. Normal hayatta hamasetten bıkmışız zaten, modelci camiasının da en az 7-8 cıvatası devamlı eksik, bir de olmayacak duaya amin demenin ne manası var, değil mi güzel kardeşim?. Değil kardeşim sanat manat. Hobi bu, boş zamanı değerlendirmek için yapılan boş iş. İçine anlam doldurmaya çalışacağınıza boşluklara macun doldurun, üstüne de 800 numara zımpara yapın, hatalar belli olmasın :P İsteyen gece avcısı yapsın, isteyen araba, gönlümüze neşemize göre kreatuarla olsun, yan keskiyle olsun girelim damardan plastiğe. Yok ben 1/48 P-51 topladım Michelangelo oldum, üzerine mat vernik attım Rembrandt oldum diyen varsa da, bana ne kardeşim, aferin.

Sevgiler.


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 14:16
@ Korkut Abi

Her büst sanat değildir, mesela bendeniz daha Atatürk'ün "sanat eseri" sayılabilecek pek fazla heykelini görmedim. Okulların önüne dikilen Atatürk büstleri sanat eseri olmadıkları gibi zaten çoğunlukla kalıptan çıkmaktadır, üstelik de kiminin burnu büyüktür, kiminin kulağı küçüktür. Mustafa Kemal'in fotojenikliğinden ve asaletinden yoksun bahtsız birer kopyadırlar. Zaten onlar da birer hamaset aracıdır, M.K. Atatürk beceriksizce yapılmış bir büste indirgenmiştir onlar yüzünden. İnsanlara onun gerçek gücünü, umutlarını ve hedeflerini esinleyebilen çok az sayıda heykeli vardır. Diğerleri ya şaşıdır, ya da Akdeniz'i gösterir.

Her doğa resmi de sanat olarak nitelenemez. TRT'de eğitim programları yayınlanan, bonus reklamı saçlı süper bir amca vardı (programları hala yayınlanıyor ama amca öldü), annem onun sayesinde çatır çatır manzara resmi yapmayı öğrendi. Her manzara, her natürmort, her nü sanat değildir. O resmi sanat eserine dönüştürecek kıvılcım TRT ya da rahmetli bonus amca aracılığıyla edinilemez. Forum çerçevesinde kitaplara geçmiş doğa resimlerinin ve natürmortların neden sanat eseri sayıldığıyla ilgili açıklama yapmam zor ve yorucu olur. Ancak her güzel sanatlar öğrencisinin ana kitabı "Sanatın Öyküsü (Gombrich)" bu konuda fikir verebilir. Mesela Ufuk da Canon D20 SLR ile fotograf çekiyor, ben bu kadar yıldır bir sanatsal başarısına şahit olamadım. Oysa aynı makineyi kullanan bazı fotografçıların son derece etkileyici (aç Afrikalı çocuklar ya da kafasına vurulan foklar gibi herkesi ağlatma kapasitesi olan direkt sebep-sonuç çalışmaları haricinde) fotograflarını gördüm. Dolayısıyla mevcudu kopyalamak sanat değildir, ancak haber olabilir. "Ahanda bizim orada böyle bir taş ev var, yanından da dere akıyor ne güzel", "masada çok şık bir sepet içinde elmayla armut var sevgilim, git ye", "birisi zamanında böyle bir köprü yapmış, ben de küçüğünü yaptım" şeklinde iletişim değeri taşırlar. Reklam ajanslarında iki tip eleman vardır, sanat yönetmenleri ve operatörler. Herşeyi operatör uygular, ancak asıl fikri yaratan sanat yöneticisidir. Modelci iyi bir operatördür. Elindeki imkanları iyi değerlendiren, eli işe yatkın, iyi airbrush kullanabileni "usta modelci" olur, "sanatçı" olmaz. Öyle olsaydı eline her müzik aleti alıp iki nota tıngırdatanı Wagner ile aynı kefeye koymak, her piyano çalanı Kenny Garrett saymak, tüm gitaristlere de Al Di Meola muamelesi yapmak lazımdır ki, olmaz, oha falan olurum.

@ Crow

Ben bu konuda eğitim almış biriyim, her türlü kebabın da bilfiil destekçisiyim. Eğitim aldık da ne oldu? İddia ediyorum, benim okulda bulunduğum süre içinde mezun olan - ki bu süre 10 senedir - tüm sınıflardan sadece iki adet sanatçı çıkmıştır. Bu arada ben de okul üçüncüsü olarak derece aldım ama sanatçı olamadım. Birinci olan arkadaşımız sanatçıydı, ikinci olan değildi. Diğerlerinin (kendi bölümüm için konuşuyorum) bir tanesi sanatçı olduysa, ceza olarak hayatımın sonuna kadar her gün eski model Revell yelkenli gemi toplarım, nah şuraya yazdım.

@ Ares

Kebap sanat eseri değildir. Dürer'in taş baskıları duvarda, kuzu şişte güzeldir. Dört ayak üzerinde başlayan yolculuk midede son bulur. Bir kuzu yutulduktan sonra ancak tuvalete esin kaynağı olur, sonra en kısa zamanda unutulur. Yemek yapmanın sanat olduğuna dair bu şapşalca fikir bir Fransız uydurmasıdır, senin Sen Jozef'te kafanı karıştırmışlar.

Sevgiler.


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 17:56
Maket yapmak zanaattir diyerek noktalasak artıkın?

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: erhntly
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 18:32
Şarkıcısı, dansözü, dizi oyuncusu manken eskisi de sanat yaptığını iddia etmekte olan bir ülkede, maketçilik bunların hepsinden yaptığından daha ala sanattır.

Aslında ne bizim yaptığımız ne yukarıdaki yarı çıplakların yaptığına sanat denemez. Ancak modelcilerin de bir sanatçı yaratıcılığına, özverisine, şevkine sahip olmasına ve bu özellikleri modeline yansıtmasına paralel, sanatçı terimini haketmese de iyi modelci sıfatına layık olduğunu düşünüyorum.

-------------
http://miniafv.blogspot.com/ - miniafv.com


Mesajı Yazan: volkan
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 18:35
Modelcilik zanaattir, hobidir, vaktimizi sevdiğimiz bir hobi ile değerlendirmektir. (boş iş değildir bence) ve Bonus amca, merhum Bob Rose'dur (ben çok severdim programlarını ve resimlerini).

-------------
Sevgi ve Saygylarymla,
volkan.


Mesajı Yazan: tozbek
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 18:55
Ben müsadenizle konuyu "Model model için midir, yoksa model sanat için midir?" yönüne çevirmek istiyorum :)

Arkadaşlar sanattı, zanaatti, yok boş işlerdi derken özümüze dönsek, yarışma ne zaman olacak, ne yapılacak desek? En kısa zamanda bir araya gelsek, ocakbaşı yapsak, güzelleşsek?

Tolga


Mesajı Yazan: KaanX
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 19:25
http://84.44.114.44/show.asp?t=bienalde+yuk+indiren+gemiyi+performans+sanan+entel - Muhabbeti okuyunca şu geldi aklıma

-------------
Yeminli modelci


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 20:26
Artık ısrar etmesek inatla...

Modelcilik sanat değil, girebileceği bütün kapsamlarla "zanaat"tir. Günümüz kültüründe her şeyin yozlaştırılışı gibi medyatik olayım, parayı vurayım, anlaşılmaz olarak prim yapayım diye düşünen bir takım insanlar "sanat" kavramının içini boşaltıp yozlaştırdıkları için ortaya böyle yanlış anlaşılmalar çıkmakta.

Bakınız TDK'nın "Sanat" kelimesinin ilk ve asıl anlamı için verdiği karşılık "Bir duygu, tasarı, güzellik vb.nin anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık" şeklindedir. Yine TDK'nın "Zanaat" için verdiği tanımlama ise: " 1)İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat 2)El ustalığı isteyen işler".

Bu durumda ortaya bir duygu, tasarı güzellik çıkarmayan ve sadece var olan bir şeyin gerçeğe uygun şekilde taklit eden bizler sadece ve sadece zanaatkarız. "Sanatçı" sıfatını üstlenmemiz bence saygısızlık olur. Eğer biz kendimize "sanatçı" diyorsak bu durumda bir demircinin, bir tahta oymacısının da sanatçı olması gerekir, fakat ne bizim yaptığımız maketlerde ne de onların ürettiği ürünlerde sanata esas olan "öz" yoktur. Siz yukarıda değinildiği gibi bir uçak maketiyle karşı tarafa bir duygu hissettiremez, bir mesaj veremez, yeni bir fikri aşılayamazsınız. Sadece varolan bir şeyin bir kopyasını ne kadar başarıyla ürettiğinizi gösterirsiniz.

Sanatın bir özelliği de "tekrar yapılamayacak, tek" olmasıdır. Bir FW-190 uçağının birbirinin kopyası 2 eşi yapılabilir, fakat diyelim ki "Guns'n Roses" grubunun "November Rain" şarkısından 2 tane yapılamaz, anlamını kaybeder.

Bu tartışmayı bence daha fazla uzatmayalım derim.


-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: jedi
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 21:11
Degerli Modelciler, Ufuk disinda konuyu kavramayla ilgili ciddi bir bilgi
eksikligi goruyorum, hele ki guzel sanatlar egitimi almis ve on yildir da
guzel sanatlar egitimi veren otuz yillik bir maketci olarak ben de bir kac
kelime yazayim dedim.

Temel problemimiz halkimiz tarafindan becerikli, mahir ve el becerisi olan
herkese sanatkar adam denmesi gibi, aslinda bir ovgu olarak kullanilan
sanatkar sozcugunun her anlamda sanki el becerisi olan herkes
sanatkardir gibi bir algilamaya yol acmasi ile ilgilidir.

Sevgili Ufuk cok guzel aciklamis ama bir de ben izah etmeye toparlamaya
calisayim, birakin maketi, sarkiciyi, turkucuyu, sanat egitimi almis
binlerce insandan sadece cok kucuk bir bolumu belki de yuz de biri gibi
bir gurup yillarca yaptiklari calismalar ile yapilacak degerlendirme ve
elestiriler sonucunda belki sanatci olarak isimlendirilebilir.

Maketcilik ise yetenekle veya yaraticilikla pek de alakasi olmayan ve
ozellikle her el becerisi veya hobi gibi bolca calisip, bolca denemeler
yapip, arastirarak gelistirilebilen bir aktivitedir.

Ben Ufuk'la tanistigim zaman yaptigi maketler ile bugun yaptiklari
arasindaki inanilmaz derecedeki kalite artisinin en temel nedeni icindeki
modelcilik askini, modelcilik meskine donusturup hic bos durmadan kira-
doke, boza-yapa gercekten cok ust bir seviyeye getirmek icin harcadigi
emek ve zamandir.

Bugun bir cok calsmasini keyifle izledigimiz ve sitede bir fan kulup
kuracak kadar hayrani olan Izzet bey icinde eminim ayni seyler gecerli, ilk
tanistigimiz zamanlar boyadigi figurlerle bu gun boyadigi figurler ve
maketler arasindaki muthis gelsmenin ve bu konuda uluslararasi
platformda ulastigi kalitenin odullendirilmesinin nedeni kesinlikle cok
calisan ve cok ureten, modelciligi de askla yapan bir modelci olmasidir.

Korkut bey ve onunla ayni dusunceleri paylasan kardeslerime sunu
iletmek istiyorum, sizler genel kultur duzeyinin uzerindeki bireyler olarak
sanatin ne anlama geldigi konusunda bence biraz daha ozenli
yaklasabilirsiniz. Ben gerek aldigim egitim, gerekse meslegim, bir cok
yurt ici ve bir kac yurtdisi sergiye katilimis olmama, ragmen hala uretmis
oldugum hic bir calismaya sanat eseri diyemiyorum, sizlerde 200 gr
plastigi kutusundan cikarip eglenceli sattler gecirmek icin yapistirip
boyama ugrasisina sanat denir mi, bir daha dusunun.

-------------
http://jediarsivleri.blogspot.com/


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:11
Orjinalini yazan: jedi


Maketcilik ise yetenekle veya yaraticilikla pek de alakasi olmayan ve
ozellikle her el becerisi veya hobi gibi bolca calisip, bolca denemeler
yapip, arastirarak gelistirilebilen bir aktivitedir..


Orjinalini yazan: jedi


200 gr
plastigi kutusundan cikarip eglenceli sattler gecirmek icin yapistirip
boyama ugrasisina sanat denir mi, bir daha dusunun.


200 gr. plastiği yapım kılavuzuna bakıp parçaları sırasıyla yapıştırırsan buna sanat denmez tabi ki KÇG (kutudan çıktığı gibi) denir. Modelciliğin yetenekle ve yaratıcılıka ilgisi yok demek özellikle Korkut abi gibi Scratch built çalışmalrı bulunan arkadaşlarımızı üzecektir. Korkut abinin sitesine yolunuz düşerse uğramanızı tavsiye ederim "New Mini Gt", "Scrapmobile" gibi çalışmalarını incelerseniz işin 200 gr plastik olmadığı anlaşılır. Bu tür çalışmalarda sıfırdan üretim vardır ve ciddi tasarım çalışmaları yapılır.

http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com

Pipetten sokak lambası yapmak, lehim telinden emniyet kemeri veya puntel yapmak, kulak temizleme için kullandığımız çubuklardan egzos yapmak yaratıcılık değil midir?

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: ee_ee
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:28
Yaw halt ettim galiba..

İki satır yazı 3 sayfa forum çıkardı. Önerimde bahsi geçen iyi maketçi kavramı mecazi anlamda kullanılmıştır. İyi maketçi kime neye göre seçilecektir? Bunun bir done si var da ben mi bilmiyorum? Benim önerim aynı tip modeller arasında iyinin iyisi(daha çok benzetileni vb)gibi birşeydi. Sonuçta bir cisimin minyaturunu yapıyor isek elimizde bir done var demektir. Bu doneye bakılarak bir karar verilebilir bence.Dolayısı ile bu benzetmeyi en çok başaran arkadaşada bir paye verilmesi hoş olur kaanatindeyim. Bunun adının da illaki en iyi maketçi olması gerekmez.

Saygılarımla,


-------------
Bir gün herkes maket yapacak....Takım belli oluyor değil mi?:=))))


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:35
Orjinalini yazan: shaw

   Bu tür çalışmalarda sıfırdan üretim vardır ve ciddi tasarım çalışmaları yapılır.



Bir En-tas çı olarak, tasarım nedir ciddi tasarım nasıl yapılıra inanın sayfalarca yazı yazabilirim ama gerek yok, guzel modellerdir diyip tasarım kavramına kavram bazında hic girmeyelim bence...


-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:40
Evet konu giderek uzuyor uzadıkça işin içinden çıkılmaz bir hal alacak.
Abicim sen bu başlğı komple forumdan sil en iyisi:)))

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:43
Orjinalini yazan: ee_ee

Yaw halt ettim galiba..


Sanırım öyle oldu :)))))

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: Kesifci
Mesaj Tarihi: 14/04/2006 Saat 23:50
Size modelcinin ve modelciliğin ne olduğu hakkındaki net düşüncemi anlatamam.Ama ne hissettiğimi yazıcam.

Bir insanın sanatçı veya aydın olup olmadığına ancak,o öldükten sonra karar verilebilir!

Sizlerinde,yukarda "sanatçı" olarak andığınız isimlerin hepsi rahmetlidir.Gerçekten de biz canlı olanların,geçim için gemi modeli yapıp satan esnaf-zanaatkarlardan bir farkımız yok.Çünkü ezici çoğunluğumuz günün birinde sanatçı olarak anılma hülyasında değiliz.Aramızdan,bu uğurda gayretkeşlik yapanlarda,zaman zaman kendilerini ayıplanmış,hiç yoktan dışlanmış,itham edilmiş bulurlar.
Günün birinde benim yaptıklarıma bakan bazı insanlar (sanatçıyı görünce tanıyan tipler),"bu herif,fark yaratmayı başarmış" "bu dioramada,insana orada kilerin duygularını ve yaşadıklarını hissettirmeyi başarmış" "neden olmasın dedirtmiş" diyebilirlerse şayet,benim bir model veya minyatür sanatçısı olduğumdan,olabileceğimden bahsedilebilir.

Benim bakışıma göre,kutudan çıkardığım kit ile,doğadan-çevreden araştırıp bulduğum malzeme arasında fark yoktur.Her şekilde yoğurduğum hamurun içinde kaybolup gidiyorlar.

Elimde oyuncak olmaktan çıkıp saplantılı,tutkulu bir iş olunca o ıvır zıvırlar;Baktıkça onlarla ilişkilendirdiğim kurumları,insanları,o insanların ortak geçmiş ve kültürlerini anımsatırlar.Bir gazinin göğsünde ki madalyayı maden,hakiki bir ressamın,resmini çerçeveye sığdırılmış tuval,İlhan İREM'in Anlasana şarkısını söz ve nakarat olarak görmediği-hissetmediği gibi,gözümde ıvır zıvır olmaktan çıkarlar.Yoksa,ben de onların birer mal,obje olduklarına yemin edebilirim.

Günün birinde model sanatçısı olmak hülyasının peşinde değilim.Modelciliğin sanat olabileceği hülyasının peşindeyim!

Neden olmasın?

-------------
-Ispanaktan agaç olur mu?
-Olmaz mi?


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 00:41
Orjinalini yazan: shaw

Evet konu giderek uzuyor uzadıkça işin içinden çıkılmaz bir hal alacak.
Abicim sen bu başlğı komple forumdan sil en iyisi:)))


Valla uzun süredir ilk defa içi kavram ve söylemle dolu bir muhabbet dönmekte, şahsen yazmaktan zevk alıyorum:)

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 01:23
Orjinalini yazan: Ares


Valla uzun süredir ilk defa içi kavram ve söylemle dolu bir muhabbet dönmekte, şahsen yazmaktan zevk alıyorum:)


Benim haddime düşmez ama, birikmiş sanırsam :)

Bence bu tartışma da gereksiz olarak görülmesin, neticede forumun amacı bilgi paylaşımıdır ve insanların fikirlerini birbirlerine bildirecekleri bir yerdir. Bu konuda demek ki pek çoğumuzun farklı fikirleri var ve onları değerlendirerek bir sonuç yakalamaya çalışmamız bence olumlu ve "forum" amacına hizmet eden bir durum.

Ee_ee bence demek istediğini tam aktaramadığı için buralara yelken açmışız sanırsam. Model yaparken tabii ki hepimizin amacı en iyiyi yakalamak ve bunun için hep örnek aldığımız birileri olacak. Ama sonuçta bu öznel olan ve tamamen kişisel değer yargılarının ön planda olduğu bir hobi, durum böylerken "en iyi maketçi" kavramı, insanların egolarının da devreye girdiği bir hobide gereksiz sürtüşmelere ve yanlış anlaşmalara neden olabilir, dolu bir silahı ortada başıboş bırakmak gibidir.

Maketçi zanaatkardır efendim, sanatla ilgisi alakası yoktur diyerek noktalıyorum.

Tartışma sürecekse zanaatkarın da yaratıcı ve farklı olabileceğini, hatta teknik gelişimlerin bu sayede mümkün olduğunu, fakat bu yaratıcılığın asla ve asla sanat olamayacağından dem vuracağım.

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 01:44
Orjinalini yazan: Emroglan

.

Maketçi zanaatkardır efendim,


Hoşgeldinnnnnn, burdan yürür gideriz valla şimdiden sen tezlerini hazırlamaya başla derim:)

Not: değildir

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: CErginbas
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 02:17
   Madem, modelcilik dışı olayladan bahsediyoruz, fırsattan istifade, ben de içimi dökeyim.

   Ben de modelcilik, camiasındaki yok yere tartışma yaratma sevdasını anlayabilmiş değilim.

   Bu güne kadar da, bu tartışmaların, Türkiye'de modelciliğin gelimesine bir katkı sağladığını görebilmiş değilim.

   Bu tartışmaların sonucunda, ya birileri birilerine küsüyor, ya da önceden küsmüş kişiler, birbirine giriyor. Sonuda da siteden ayrılma, ayrı site kurma gibi olaylar gündeme geliyor.

   Bu başlıkta, "yarışma yapılacak mı" gibi, sonucu insanları üretime sevkedecek bir konu gündeme gelmişken, nedense olay yine milleti soğutacak manasız bir tatrışmaya döndü.

    Yok maket sanatmıdır?; İyi maketçi kötü maketçi var mıdır? Sevgili Modelci abilerim, bu tartışmaların kime ne faydası olacak? Bırakın isteyen yaptığı işe sanat desin, isteyen hobi desin, isteyen başka bişey desin.   
    Sonra iyi veya kötü modelcinin tanımı yapılabilir mi? Veya bu tanım yapılsa bile ne farkeder? Sonuçta herkes diğer modelcileri, kendi kriterlerine göre iyi veya kötü olarak, tanımlamaya devam edecek.
    Yanlış anlamayın benim de bu konularda fikirlerim var, ama bunu burada söyleyip de diğer modelcilerle ters düşmenin ne faydası olacak onu anlamıyorum.
    Bunlar masum tartışmalar olarak başlıyor, sonrasında tırmanıp düşmanlığa kadar gidebiliyor. Bunun pek çok örneği mevcut. Yok modelin rengini, birebir doğru atmamız lazım, Yok istediğni renk olur nasılsa arazide kirleniyor. Bu tartışmaların kime ne faydası dokunacak.

   Sanırım bu sorunun sebebi, diğer kişilerin fikirlerine saygı duyamıyor olmamız, illa onların da kendi düşündüğümüz gibi düşünmek zorunda olduğu gibi yanlış bir arzuya sahip olmamız. Halbuki, isteyen tankını göz kararı boyasa; İsteyen araştırıp, edip doğru rengini bulup boyasa bu iki insan da birbirlerinin tarzlarının farklı olduğunu algılayıp ona göre yorumlasa olmaz mı? Neticede birisi kafasına göre yapmaktan zevk alıyor, bir diğeri araştırmaktan zevk alıyor. Bu bir hobi ise madem, mutlak doğrular yoksa, bırakın isteyen istediği gibi yapsın, düşünsün.

Malesef, kendi fikrinizin doğru olduğunu kanıtlamaya upraşırken, ben dahil pek çok kişiyi soğutuyorsunuz.

     Ben son zamanlarda, fazla uçak, tank yapmaya istek duymuyorum. Neden mi? Çünkü en çok gereksşz tartışma bu maketler üzerine çıkıyor da ondan. Bu tartışmalarla upraşacağıma "lanet olsun" diyip vaz geçiyorum. O yüzden son zamanlarda sadece Sivil oto alıyorum. Uçak ve tank makedi yapmayı sevmiyor muyum? Aksine onları da seviyorum ama malesef, mevcut durumda içimden gelmiyor. NEdense sivil oto maketleriyle ilgili, kimsenin birbirini kırdığını görmedim.

    Halbuki herkes üretimine baksa, çok daha güzel bir ortam olacak.
     Üniverstede pek çok ders alıyorum, ancak tarih dersi gibisini görmedim. 3. derste, "soğuk savaş süresinde dünyada siyasi durum" tartışıldı. O gün herkes politik görüşünü çekinmeden söyledi, ancak o günden sonra, pek çok kişi birbirine kıl oldu. Ve derslere konsatre olmaktan çok, "acaba benim düşündüğüme ters düşecek bir laf edilecek mi" şeklinde diken üstünde ders dinledi. BU durum sitede de aynı. Madem birbirimizin düşüncesini olduğu gibi kabul edemiyoruz, o halde sadece teknik konularda fikir alışverişinde bulunsak olmuyor mu?

    Ben bu konuda Kaan Gök'e hayranım. Kendisi belkide dünyadaki sayılı modelcilerden. Daha bir kere, birisine sataştığını, maket dışı konulara bulaştığını görmedim.

    Umarım bu yazdıklarımı da, neresinde yanlış bişey yazmış, oradan vurayım şeklinde, tarayıp da okumaz, demek istediklerimden olumlu, yapıcı sonuçlar çıkarmaya bakarsınız.

    Herkese iyi modeller.


-------------
Üretime evet, polemiğe hayır!!!


Mesajı Yazan: Erinç Özgür
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 02:27
Orjinalini yazan: Keşifçi

Bir insanın sanatçı veya aydın olup olmadığına ancak,o öldükten sonra karar verilebilir!
Yok canım :>) Siz bence ressamların resimleri ancak öldüklerinden sonra para eder tekerlemesini bu konuyla karıştırdınız.

-------------
Y'ar not afraid of the dark, are ya ?


Mesajı Yazan: KucukEniste
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 02:32
Orjinalini yazan: Ares


Hoşgeldinnnnnn, burdan yürür gideriz valla şimdiden sen tezlerini hazırlamaya başla derim:)

Not: değildir


Görüşlerimi özel olarak belirttim adminim. Siz de tartışmayı noktalamak vesilesiyle yarışma hakkında bilgi verseniz diyorum?

Ceki, modelcilik içinde şiddetli bir şekilde ego barındıran bir hobidir. Sonuçta kimse yoğurdum kara demez ve "kuzguna yavrusu anka görünür" diye bir söz vardır. Bu yüzden insanların alınganlık göstermesi, darılması, koskoca adamların çocukça davranması bir yere kadar olağan, ama ipin ucunu kaçıran arkadaşlar da var ve gerginlikleri büyütmeden sonlandırmak konusunda da bize görev düşüyor düşüncesindeyim.

-------------
"Ye?il Vadi bizim."
"Hayyr bizim".
"Öaaaaööa"
"Tutmayyn küçük eni?teyi!"


Mesajı Yazan: Erinç Özgür
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 02:41
Orjinalini yazan: Keşifçi

"bu herif,fark yaratmayı başarmış" "bu dioramada,insana orada kilerin duygularını ve yaşadıklarını hissettirmeyi başarmış"...bir model veya minyatür sanatçısı olduğumdan,olabileceğimden bahsedilebilir.

O "minyatürlerin" (figür olacak) kalıplarını imal edenlere zanaatkar (Lat. artisan; el emeğiyle geçinen kişi) diyoruz. Onları satın alıp, paşa keyfi öyle istediği için boyayıp bir zeminde biraraya getirenlere de hobi sahibi diyoruz. Elbetteki bu arkadaşların birbirlerinden farklı bakış açıları ve uygulamaları olacaktır ancak bu onları sanatçı yapmaz.

Yabancı bir forum arkadaşım, soranlara hobisinin 3 boyutlu resim yapmak olduğunu söylüyordu. Bu bir şaka elbette. Sanatın tanımı yukarılarda bir yerde yeterince yapıldı, bir daha okuyalım gerekirse.
Genel kavramlarda neden bu kadar takılıyoruz, zorlanıyoruz anlayamıyorum?

-------------
Y'ar not afraid of the dark, are ya ?


Mesajı Yazan: oy61
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 02:58
Benim edebiyat yeteneğim pek iyi değildir, o yüzden düşümcelerimi paragraflar dolusu tezlerle açıklayamam. Fakat Ceki kardeş düşüncelerim üzerine cuk oturan bir şekilde fikirlerini açıklamış. Aynen katılıyorum....

-------------
Hayat bos!!!
Öyleyse epoxi ile dolduralim       


Mesajı Yazan: Erinç Özgür
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 03:00
Orjinalini yazan: CErginbas

Bu başlıkta, "yarışma yapılacak mı" gibi, sonucu insanları üretime sevkedecek bir konu gündeme gelmişken, nedense olay yine milleti soğutacak manasız bir tatrışmaya döndü.

Yoo, niye soğutsun? Herşeyden önce temel bir anlayış/kavram yanlışlığı var ki, uzun soluklu olarak birarada isek önce bunu bir çözmek lazım. kendimizi nasıl tanımladığımız, verdiğimiz sıfatlar önemlidir. Örneğin maketçilik hobisini sanat ile karıştırmak, bahsettiğin lüzumsuz gerginliklerin başlangıcı olabilir mi? Bir hobiyi (yalnızca ve sadece hobi) bu kadar ciddiye almakla başlıyor olmasın insanların kendilerini nedensiz yere bu kadar ciddiye alması? Bu durum, bu küçücük ama seçkin topluluğun sürekli yaşadığı sorunların altındaki temel neden olabilir mi?

Surviving Picasso'yu seyredeniniz var mı? Egomannyakkk görsün gözünüz. Ama o Picasso. The Picasso! Başka yok. Biz de fırça tutuyoruz, bizim de egomuz var diye kendimizi şaşırmayalım.

-------------
Y'ar not afraid of the dark, are ya ?


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 03:08
Sevgili Ceki, bakış açın itibariyle haklısın ama kaçırdığın bazı kavramlar var.
Öncelikle şu mesaj yazdığımız yer bir forum, ismini aldığı yerde konum itibariyle Roma forumları keza kullanım şekli aynı. Kişilerin fikirlerini tartışabileceği bir yer. Burası olur bir ziyaretçi defteri o zaman haklısın sonuna kadar.

Tartışma gelişmeyi getirir, örnekleri mevcuttur (en yakın örneği Türk FW-190, konuyla ilgili 3 sene önce ciddi kan gövdeyi götürmüştü ama bir sonuca varılmıştı, bugün yaplıan modelleri ortada).

Tartışma sonucu küsmelere gelirsek. Tartışmak için sağlam argümana sahip olmak gerekir, ve tabii ki bunun yanında baştan herşeyi bilemeyeceğimiz gerçeğini de kabul etmek. Bu kabullenmeye olgunluk da denebilir.

İsteyen istediğine istediğini söyleme hakkına sahiptir, ama konu net kavramlar olunca tartışma anlamsız bir boyuta kayar.

Fikir sahibi olmadan zikir sahibi olmak akabinde bunu "doğru" olarak lanse etmek yapılan işe temelinden zarar verir; örnek; benzinli arabalar patlar.

Yarışma konusuna gelirsek, daha önce soruldu, sene sonuna doğru yapılması planlanıyor dendi; cevap verilmişken aynı soruyu defalarca sormak niyedir?

Sonuçta herkesin herşeyi bilmesi mümkün değildir ama her insan bazı konularda diğerlerinden fazla bilgiye sahiptir. Forum açıldığından beri entellektüel düzeyi en yüksek topiği bu şu anda, bu nedenle abiler tartısmayın heryer pembe olsun yerine burda yazılanlar uzerine fikir yürütmek, en azından birşeyler kapabilmek yapılması daha doğru bir harekettir.


-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: BUROCK
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 07:27
Orjinalini yazan: CErginbas

     NEdense sivil oto maketleriyle ilgili, kimsenin birbirini kırdığını görmedim.


Bu bir hobi ve insanlarin hobi yuzunden birbirini kirmasi yanlis zaten.Sivilciler dogru yolda ;)

-------------
Burak BALKIR
..To Become Old and Wise
You Must First Be Young and Stupid !!


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 07:52
Oh oh ben görmeyeli konu nerelere gelmiş!

Anlaşılan temelde sanatı tanımlama veya algılamada bir uyuşmazlığımız var. Ben konuşurken mutlakiyet adına değil, kendim adına konuşuyorum. Kısaca şunu söyleyeyim: Karşısında durup ta bakakaldığım, bende hayranlık uyandıran, hayal veya düşüncelere yönelten her yapıt benim için sanat değeri taşır. Bu yapıt, zanaat ile, yetenek ile, veya yaratıcılık ile oluşmuş olabilir, farketmez. Benim onu sevmem önemlidir.
Bir modele, bir Van Gogh tablosuna baktığım hayranlıkla bakabilirim. Ve onu bir sanat eseri olarak seyrederim. Sanat olurmuş, olmazmış. Bana ne? Bakarken aldığım zevk önemli benim için...

Konu başlarında resim-heykel derken tabii ki kalıptan çıkma büstleri veya vesikalık fotoları kastetmemiştim.

Tekrar oralara dönmeyeyim, zevk alarak baktığım her model benim için bir sanat ürünüdür ve onu yapan da model sanatçısıdır. Galiba ilk başta "bana göre" ibaresini ekleseydim bu kadar zincir oluşmayacaktı ama neyse; biraz fikir jimnastiği olmuş...

Sevdiğim modellere sanat eseri olarak bakmaya ve sizleri de sanatçı olarak görmeğe devam edeceğim. Artık bunu kendinize iltifat olarak mı, yoksa sanat kavramını aşağılama olarak mı algılarsınız, orası size kalmış...

Hepinize engin sevgilerimle.

-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:02
en iyi mdelci için t-shirt hazır:))))) http://www.revell.de/en/company/50_years_of_revell/bonus_point_promotion/ - en iyi modelci t-shirt ü revell den

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: AKINCI03
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:06
Arkadaşlar uğraştığımız iş,modelcilikten haberi olmayan insanlar için gerçekten bence gerçekten büyük kayıp.Ben aynı zamanda bunun psikolojik bir terapi oldugunuda düşünüyorum.Çünkü uçagımın yapımında üretime başladıgımda ,şahsen ben o günün tüm stresinden insan ilşkilerindeki kötülüklerden arınıyorum.O yüzden adı hiç önemli degil ama bence zanaatttir bu.Bu benim düşüncem tabiiki.Ama lütfen modelcilik için özellikle havacılık modelciliği için boş iş demeyin bu benim gibi hayatını uçaklara adamış birisini üzer.Şu kadarını söyliyeyimki bir uçagı taksiyolunda hızla giderken görüp ondan etkilenip bu uçak bendede olucak deyip araştırmaya, üretime başlayıp o uçagın modelini bitirmekten ve onu seyretmekten daha güzel bir şey olamaz benim için.Bir hafta önce bir C-17 yi gördüm mesela kulenin balkonundan düşücektim onu iyice göreyim derken.İşte yeni bir hikaye daha başlıyor...

-------------
AIRCRAFT PRODUCTION AND REGENERATION CENTER


Mesajı Yazan: shaw
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:09
Orjinalini yazan: Korkut



Sevdiğim modellere sanat eseri olarak bakmaya ve sizleri de sanatçı olarak görmeğe devam edeceğim. Artık bunu kendinize iltifat olarak mı, yoksa sanat kavramını aşağılama olarak mı algılarsınız, orası size kalmış...


+1
harfi harfine katılıyorum.

-------------
////////////// CRIME SCENE DO NOT CROSS //////////////


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:12
Ortalarda görünmeyen, ancak her daim herşeyi gören gözleri ve tüm elektronik iletişimi tarayan kafasına gözüne entegre sistemleriyle, hem sanal düzeyde, hem de gerçek anlamda ilk ve tek "Global Admin"iniz olaya tekrar müdahil olacak. Neden olacak? Çünkü yine, ne ilk ne de son kez olmak üzere, insan medeniyetinin bugünlere ulaşmasında en önemli rolü oynamış olan "sözlü tartışma" kavramını "ahanda kavga var, daş yok mu Müştak abi?" sığlığı ile karıştıranlar var.

Herşeyden önce, burası forumun off-topic alanı. Burada yazılanların, forum ve iletişim kurallarını ihlal etmemek kaydıyla, forumun geri kalanındaki içerikle uzaktan yakından alakası olmayabileceğini başlığından anlıyoruz. Şu anda tartışılan şey tamamen kavramsal; dolayısıyla yüksek bir entellektüel düzeyde tartışılıyor ve şurada yazılanlardan gocunan var ise, insan ilişkileri hakkında öğreneceği çok şey vardır bence. Kimse kimseye hakaret etmiyor, tavuğuna kışt ya da kısaca "olmamış" demiyor. Herkes fikrini inandığı şekilde savunuyor ve savını örneklerle destekliyor. Bunun kavga etmek anlamına geldiğini düşünenler, lisedeki mülakat takımlarını hatırlasınlar lütfen. İnsanların biraraya geldiği yerlerde amaç ortak paydalara tutunmak ve daima ileri gitmektir. İleri gitmek de, buradaki örnekte daha iyi maket yapmak anlamına gelebileceği gibi, farklı bir bilinç düzeyine erişmeye çalışmak da olabilir. Bu da iletişimle, salt bilgi kadar fikirlerin ve karşıt görüşlerin tartışmaya açılmasıyla mümkündür. Katılımcı demokrasinin özünde farklı fikirlerin tartışmaya açılarak birbiriyle çatışması vardır. Bu tartışmaların neticesinde yumrukların konuşması ya da minimum ortak paydaların tesbit edilerek daha güzel günlere yelken açılması, tamamen o ortamda yer alan kişilerin algılama kapasiteleriyle orantılıdır. Bu nedenlerdir ki meclisimizden kavga eksik olmaz :D İnsanın mülakat yeteneği, her zaman medeniyetin temel direği olagelmiştir ve uygulanabilmesi için herşeyden önce karşılıklı anlayış gerekir. Anlayış da, pek çoğumuzun bildiği gibi, modelcilik camiasında yerden bolca fışkıran bir kaynak sayılmaz.

Bundan başka pek çok foruma üyeyim. Beni sarmayan bir topic olduğunda, ya da konunun artık ilgi alanımın dışına çıkmakta olduğunu hissettiğimde yaptığım şey basittir. Orada olup bitenle ilgimi keserim, olur biter. Bütün bu tartışmanın saçma olduğu, insanları birbirine düşman ettiği, bunun yerine iki kit toplanmasının son tahlilde tümümüz adına daha yararlı olacağını düşünenlerin, cevap yazmak ya da yazılanları okumak yerine macun çekme ya da zımpara yapma hakları her zaman saklıdır. Ancak burada, tekrar belirtmek istiyorum, bir "kavga" değil "tartışma" yaşanıyor. İkisini birbirinden net bir şekilde ayırmak, ayıramıyorsak da satır aralarını iyi okuyup kimin ne demek istediğini iyice analiz ettikten sonra karar vermek gerekir. Ya da mat vernik atılır, mümkündür.

Sevgiler.


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:27
@ Korkut Abi:

Bu yaklaşıma en büyük tepkinin güzel sanatlar eğitimli insanlardan geliyor olması bence sürpriz değil. Bizler için "sanat", buradaki gibi tırnak içinde yazılan ve kendisine özel anlamlar yüklediğimiz bir kelimedir ve bu kelimenin fütursuzca kullanımı bizleri hezeyana sevkeder :P Zaten tartıştığımız nokta tamamen kavramın tanımıyla ilgili. Yoksa yaptığınız açıklamaya katılmamak elde değil; Escher ile 1/32 RF-4 size aynı zevki veriyorsa neden olmasın, tabii ki onu da sanat kategorisine sokarız :D Ben yine de onu "heyecan verici bir çalışma" olarak nitelemenin daha doğru olacağını düşünüyorum. Çünkü iddia ediyorum, Escher'in tek bir eseri hakkında teknik ve kuramsal açıklamalar içeren çok kalın bir kitap yazılabilir, yazılmıştır da; RF-4 maketi için sayfaları boş lafla doldurmadan aynı şeyin yazılamayacağına inanıyorum. Yani bahsettiğim gibi, ikisini salt göz zevki açısından değil de kavramsal olarak karşılaştırıyorum. Normalde bunu yapmayız, ancak ikisini de "sanat eseri" olarak tanımlayınca bu karşılaştırmanın yapılmasının gerekliliği benim gözümde zorunluluk halini alıyor.

Kimi kelimeler, anlamlarındaki ağırlığın korunabilmesi için kullanımlarında dikkat isterler. Az ve öz kullanıldıklarında bir ağırlıkları, özel bir etkileri vardır. Herkesin diline pelesenk oldukları anda o özel anlam bir daha elde edilemeyecek şekilde yok olur, Aziz Nesin'in Hoptirinam hikayesindeki gibi sadece fonetik anlamlarıyla sap gibi ortada kalırlar.

Umarım düşüncemi anlatabilmişimdir.

Sevgiler.


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:35
İyi hoş ta; burada kavga nerede oluyor? Konuya ilgi duyanlar düşüncelerini belirtiyorlar.. Gerçi konu "yarışma ve sergiler" den "off-topic" e kaydı ama...

Bu son mesajın benim yazımdan sonra çıkması "acaba mı" diye bende bir soru işareti oluşturdu. Yani yanlış mı anlaşılıyorum, kavga filan mı etmeye çalıştığım zannediliyor?

Böyle bir sanı varsa, lütfen bilinsin ki kimseyle bir alıp-veremediğim yok, sadece düşündüğümü söylüyorum. Kimseyi de ikna olmaya zorlamak gibi bir takıntım da yok. Bir tartışma mutlaka bir tarafın galibiyeti ile sonuçlanacak diye bir kavram da yok. Fikirler söylenir, katılan katılır, katılmayan da katılmaz. Bu kadar basit.

Kimi kelimeler, anlamlarındaki ağırlığın korunabilmesi için kullanımlarında dikkat isterler.


Yukarıda yazdığım gibi; en başta "bana göre" demeliydim... Sanıyorum bu ek, kıstasların ayrımı konusunda yeterince etkilidir.

Sevgilerle...



-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: Korkut
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 08:45
Bilgi için bir de ekleme yapmak istiyorum. Yukarıda kullandığım cümle yapıları biraz kesik kesik, net ve dogmatik görünebilir. Genelde alıştığınız tarz yazı üslubumdan biraz farklı olabilir, çünkü son 15 gündür ay sonuna yetiştirmem gereken bir iş için geceleri de evde çalışıyorum ve bir hayli gerginim.
Bu sebepten, üslupta alışageldiğiniz tarzdan farklı birşey görüyorsanız bilin ki kasten değildir.

-------------
http://www.korkutvarol.com - http://www.korkutvarol.com


Mesajı Yazan: crow
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 09:34
herkes konuyla ilğili fikrini söyler böylece fikrini beyan eder duruşunu gösterir bu konuda egitim almış yada almamış olan arkadaşlar zaten duruşlarını ve fikirlerini belirmiş katılan var katılmıyan var ben diyorumki bana göre bu böyle benim düşüncemde ve luğatımda bu sanat varsın bu sizde böyle olmasın banane benim modelimdeki portakal kabugu olmadığında maskelemeyi daha bir incelikle yaptığımda ve sorunsuz bir finis gördüğümde bir aferin ceker diğer bir plastik kit alır plastikten olma santana sanatına en ağır sololarla devam ederim. begendiğim modelde benim için sanat eseridir diyerek anılacak tartışılır ama bendeki degişmez forumda tartışılır sonuçta bir forumdur ama dövüş sanatlarına taşmaz taşarsa bize yakışmaz ve bu zaten klavyede olmaz.


-------------
www.crowmodelcars.com


Mesajı Yazan: CErginbas
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 12:57
Orjinalini yazan: Randall Flagg



Beni sarmayan bir topic olduğunda, ya da konunun artık ilgi alanımın dışına çıkmakta olduğunu hissettiğimde yaptığım şey basittir. Orada olup bitenle ilgimi keserim, olur biter. Bütün bu tartışmanın saçma olduğu, insanları birbirine düşman ettiği, bunun yerine iki kit toplanmasının son tahlilde tümümüz adına daha yararlı olacağını düşünenlerin, cevap yazmak ya da yazılanları okumak yerine macun çekme ya da zımpara yapma hakları her zaman saklıdır. Ancak burada, tekrar belirtmek istiyorum, bir "kavga" değil "tartışma" yaşanıyor.

Sevgiler.



Sayın Randal FLagg, dikkat ederseniz, yazımı sadece bu başlığa yönelik değil, forumda gerçekleşen tatsız tartışmalara yönelik yaptım.
     Örnek vermek gerekirse: Zamanında, Rahmi Abi bir CLK DTM arabası yapmıştı. Bunun Üzerine Saral100 nickli abimiz, kendisine "kokpitlerden direksyonlara inmişsiniz" (yani uçak maketlerinden, araba maketlerine geçmişsiniz) demişti. Malesef ardından yazılan mesajlar, "yarış arabasınınkine de kokpit denmez mi?" "Kokpit nedir?" "Kokpit kelimesi horoz dövüşünden çıkmıştır" Gibi alakasız tartışmalara dönmüştü.Demek ki ortada bir tatrışma yaratma arzusu var! Ve bu tartışmaların sonucunda, yok yere kırılanlar olmuştu.

   Benim ifade etmek istediğim gereksiz tartışmalar, işte bu gibi durumlar. Şu an yazdığımız konuda kavga çıkmamış olabilir. Ama benim korkum bu gibi tartışmaların, bu tarz tatzılıklara gebe olmasıdır. Eğer geçmişte bu gibi tartışmalar hiç tatsızlıkla sonuçlanmamış olsa, sesimi çıkarmayacağım. Eğer yazdıklarıma katılmıyorsanız, ortamda tatsızlık olmasını istemeyen birinin sözleri olarak algılayın lütfen.

   Maketçiliğe sanat denip denmeyeceğinin, ne kadar gerekli bir tartışma olduğu konusuna gelirsek;

   Maketçilik sonucunda bir objenin ortaya çıkıtığı nesnel bir uğraştır. Bir modelci, bir maketi yaparken yaptığı işi sanat olarak adlandırsa, veya zanaat olarak adlandırsa, veya hobi olarak adlandırsa, ortaya çıkan maket üzerinde fiziksel bir değişiklik olacak mıdır? Olmayacaktır. Bu durumda, yapılan uğraşın nasıl adlandırıldığının sonuç üzerinde net bir etkisi yoktur. Yani bu adlandırma, sonuç açısından gerekli değildir, çünkü sonuç değişmemektedir. Bu durumda gerekli değildir yerine gereksizdir kelimesini kullanmakta da bir sakınca görmüyorum.

    Belki de mühendislik disiplininden kaynaklanan bir düşnüce tarzıyla bu yorumları yapıyorum. Hani konu edebi bir şey olsa, bir kavrama niye bu kadar takıldığınızı anlayabilirim. Eğer bu gün maketçiliğe sanat sıfatını taksak, veya hobi sıfatını taksak, yarın benim araba maketimi üretmemde ne gibi net bir yansıması olacak onu anlayamıyorum. Bu yüzden bu tartışmayı gerekli bulmuyorum. Bu benim düşüncemdir, siz benimle farklı düşünebilirsiniz. Saygı duyarım.

     Son olarak sizin de dediğiniz gibi, bu tartışma yerine herkes iki kit daha toplasa, herkes adına çok daha faydalı olacağını düşünüyorum. Bu arada cevap yazma hakkımı da kullanmış oldum :)

    Umarım bir tatsızlığa sebebiyet vermemişimdir. Saygılarımı ve selamlarımı sunuyorum.

-------------
Üretime evet, polemiğe hayır!!!


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 16:09
Verilen bilgiyi almak ve teşekkür etmek yerine bunu tartışma hatta kavga olarak nitelendirmek ne kadar doğrudur? Bu tamamen ayrı bir fikir teatisi konusudur (Kokpit örneğinde tartışma yaratma arzusu olan kişi olarak nitelenme üerine). O zaman forumun amacı herşeye süper olmuş demek akabinde bilgi paylaşmamak, yanlış bilgiyi düzeltmemek midir?

Olaylara önyargılı yaklaşmayalım, her örneği kendi içinde şahsi bakış açısı dahilinde yönlendirilmeden değerlendirelim. Olayı idrak etmek içinde Selim the global adminimizin 23.12 de atmış olduğu mesajı okuyup anlayalım derim.



-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: CErginbas
Mesaj Tarihi: 15/04/2006 Saat 21:17
Orjinalini yazan: Ares

O zaman forumun amacı herşeye süper olmuş demek akabinde bilgi paylaşmamak, yanlış bilgiyi düzeltmemek midir?


Ufuk Abi, forumun amacı tabiki herşeye "süper olmuş" deyip geçmek değildir. İnsanları kırmadan hataların ,söylenmesine karşı olduğumu söylemedim zaten. Bilgi paylaşımı da mutlaka olmalıdır.

SAral100 beyin söylediği: "kokpitlerden direksyolara geçtiniz" lafı gayet açık değil midir. O halde bu cümledeki anlatım bozukluğunu düzeltmek, ne kadar gerekli bir bilgi paylaşımıdır.

   Bu durum babanız, anlatım bozukluğu yaptığında, kelimeyi ağzına tıkıp, "hayır baba o öyle denmez" demeye benziyor. Babanız böyle bir durumda, "ne güzel oğlum beni düzeltiyor" diye mi düşünür, yoksa uzun yıllar yetiştirip büyüttüğü çocuğunun kendisine laf yetiştirdiğini düşünüp gücenir mi?

Orjinalini yazan: Ares


Olaylara önyargılı yaklaşmayalım, her örneği kendi içinde şahsi bakış açısı dahilinde yönlendirilmeden değerlendirelim.


Bu konuda söylediklerini anlıyorum, uyarılarınız neticesinde yazılanları tekrar okudum, ortada kavga dövüş yok. Sanırım bu konuda biraz fazla hassasiyet gösterim. Ancak uzun zamandır gözlemlediğim ve beni rahatsız eden bir durumu da bu vesile ile sizlerle paylaşma fırsatı buldum. Lütfen yazdıklarımı tatsızlık çıkan başlıklar için değerlendirin.

Selamlar Sevgiler

Not: BU konuda bu kadar yazmamım sebebi belkide, birbirinden çok sevip, saygı duyduğum modelci abilerimin, bibirleriyle olan anlaşmazlıklarının, bende yarattığı üzüntüdür.

-------------
Üretime evet, polemiğe hayır!!!


Mesajı Yazan: Ares
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 00:07
Katılmadığım iki nokta var;

birincisi;
Anlatım bozukluğuyla eksik veya yanlış bilgi aynı şey değildir. Anlatım bozukluğu tolere edilebilir, ama eksik yada yanlış bilgi ilerde kaynak arayan birini yanlış yönlendirecektir.

ikincisi;
Baba oğul örneğin konuyla örtüşmüyor, keza burda kan bağı söz konusu değil, burdaki bağ bilgi ve paylaşım, dolayısıyla öne çıkan unsurlar kıdem ve yaş değil bilgi. Bu iki unsuru karıştırmak zaten problemi yaratıyor (misal, s: abi bu yanlış değil mi? c: sen benim kaç senedir yaptığımı biliyor musun?). Kişi olarak küçüklerimize sevgimiz büyüklerimize saygımız bakidir, ama iş bilgiye gelince orda bir durmak gerekir. Herkesin kendi donanımının limitlerinin farkında olması gerekmektedir.
Misal; Modelciliğin coğu alanından az buçuk çakarım ama figür konusunda nülümdür. Ragıp ve İzzet abinin figürlerini bir karış agızla seyrederim, kafamda çözmeye çalışırım. Bugüne kadar ama kalkıp "ben figür konusundan anlamam ama genede 2 sayfa araştırmadan konuyu yorum yazayım" şeklinde yazdığımı gördünüz mü? Taş yerinde (kategorisinde) ağırdır, üzüm üzüme baka baka kararır, yatağını yorganına göre seçip almak lazımdır.

-------------
Ares
If you're in a fair fight, you didn't plan it properly...


Mesajı Yazan: HAKAN
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 04:37
Mola arkadaşlar mola.

-------------
http://public.fotki.com/nosferattu/ - NOSFERATTU'S MODELCARS


Mesajı Yazan: Batur
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 09:11
konunun başına dönersek,yarışma yapılması düşünülüyormu bu sene borusanda....onu bir şey etsek   :)))


Mesajı Yazan: YODA
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 09:31
"sanat" tanımı ve kapsamı adına felsefeciler gibi kelimeleri soyut anlamları ilede tanımlama kabiliyetleri yüksek zatlar tarafından bile halen tartışma konusu iken burada bu sanattır bu değildir demek biraz zor...
kalıptan çıkan birbirinin aynı heykeller ve hatta vesikalık fotoğraflar bile sanat eseri olabilir. Hatta bu ve benzeri örnekler modern sanatın yaşatıldığı hemen hemen her ülkede çok güzel örneklemeler ile sunuluyor.
Sanatçı birbirinin aynı olan aynı kalıptan çıkan büstleri yanyana dizerek sergisinde bir bölüm açmış; büstlerin sırtlarına da karşıdan görünmeyecek biçimde etraftan topladığı vesikalıkları yapıştırmış ve bizlere halimizi nekadar sade bir anlatımla ama ne kadar güçlü bir şekilde anlatmış.
Her madde sanat eseri olabilir bence, hatta onu bir sanatçı oluşturmuş olmasa bile... çünkü bence sanat eseri karşısındakine mesajını aktarabildiği kadar sanat eseridir; sanatçısının yani yaratıcısının mertebesi kadar değil.

-------------


Mesajı Yazan: idris
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 09:43
İnşallah sonbaharda olacak yarışmamız.


Mesajı Yazan: corabatir
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 21:05
yaw bunları buluştuğumuzda yarışmada     (yarışma olmasın sergi olsun amaç şu sitenin adamları toplu olarak buluşsunlar da)      konuşsak :)

-------------
live to fly, fly to live


Mesajı Yazan: reznoir
Mesaj Tarihi: 16/04/2006 Saat 23:41
Princeton üniversitesinin en son basım sözlüğünde sanatın diğer tanımları yanına eklelen son tanım
* a superior skill that you can learn by study and practice and observation; "the art of conversation"; "it's quite an art"

Maketçilik biraz saksıyı çalıştırmak , bolca gözlem araştırma ve çalışma gerektirdiğine göre yukarıdaki tanıma cuk diye oturuyor.

Ama burada yapılan işlere bakınca maketçilik sanat değilse bile sanatçı olan arkadaşlar görüyorum. Airbrushlarını alıp tuval boyadıklarında pop art sanatçısı ünvanın hemencecik alıverecek kapasitede. Sonuçta airbrushla tuval boyamak onlara heyecan vermeyecek ise varsın maketçilik sanat olmasın.


-------------
I am not a butcher!! I fight for my fatherland..
Das Boot


Mesajı Yazan: Tehlikeli Hamsi
Mesaj Tarihi: 17/04/2006 Saat 05:22
Ben de bu leziz ve tadından yenmez muhabbete bir kaç cümle ile katılmak istiyorum,

1) Zanaatkar dediğimiz insanlar kimdir. Zanaatkar denince akla ustasından öğrendiğini el alıp geliştiren ve rızkını el emeğinden kazanan kişi akla gelir. (Örnek, demirci, duvar/boya ustası, tespit üreticisi, kama imalatçısı vs.) Bu insanların öncelikli hedefi geçinimi sağlamaktır. Bunların arasında sıyrılıp yaptığı işte ilkleri ortaya çıkaranlar biraz daha fazla tanınır, bilinir. Bizde evini maketçilikle geçindiren var mıdır. Olsa bile istisna dahi olamayacak kadar azdır. Öyleyle, zanaat lafını bir saniyeliğine unutup, hobi-sanat karşılaştırmasına bakalım.

2. Sanat nedir? Yaratıcılıktır. Modern sanat dediğimi şey artık teknolojinin her türlüsünü kullanarak bazen de çok kısa zahmet ve zaman ile üretilebilen bir icraat hline gelmedi mi? Klasik sanat erbabı insanlari tenzi ve takdir ederim. O ayrı. Akvaryumda balık, kafeste kuş beslemek hobi midir? Hobidir. Pul, t-shirt, şapka, çakı biriktirmek hobi midir? Hobidir. Burada alın teri ve yaratıcılık nerede şimdi?

3. Siz hiç kuş besleyicilerinin internet sayfasında (tabi varsa) "abi kuşun gagası iki ton açık olacaktı iyi besleyememişin" veya filateli (pul ilmi) foumunda "Abi pulun tırtılını kopartmışsın Allah bildiği gibi yapsın seni" gibi bir muhabbet gördünüz mü? Ya da görmek mümkün müdür? Bu grup hobiciler en fazla birikimlerini kitaplaştırıp yayınlar. Onun dışında kuş ölür, yenisi alınır. Biraz daha iyi beslenir. Pul alınır satılır. Bunlar hobi denince ilk akla gelen hususlar.

4. Peki o zaman bu bizim "cevher"nasıl sınıflandırılır.
Modelcilikte alın teri, yaratıcılık, rekabet, kıskançlık, kin, nefret, tutku, aşk, ihanet, korku ve dahi insan oğlunun tüm duyguları var ise buna en kestirmeden "sanat" denebilir mi? Bence denir.

5. Dolayısıyla, sanat-zanaat-hobi şeytan üçgeninde modelcilik pergelinin sabit ayağı sanat noktasındadır.

Hepinizi gözlerinden öperim.

-------------
Kampfgruppe Annnnnggggara!


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 19/04/2006 Saat 00:05
Orjinalini yazan: corabatir

yaw bunları buluştuğumuzda yarışmada     (yarışma olmasın sergi olsun amaç şu sitenin adamları toplu olarak buluşsunlar da)      konuşsak :)


Süper fikir diyor ve global admin olarak tartışmayı burada kapatıyorum. Ares bile devam edemez artık :D Şu noktalara gelen tartışma bir forumda gereksiz gerginliklere sebep olmuyorsa, o forumun üyelerini gönülden kutlamak gerekir. Modelsitesi.com belli ki çok temiz çekirdek kadroya sahip bir yer olmuş, şahsen buradan onu anlıyorum. Emin olun bunu memleketteki en problemli bazı forumlarda yönetim tecrübesinden sonra söylüyorum, herkese helal olsun :)

Yarışma meselesine gelince, ona ben karışmam. Ancak alman firmalarındaki ciddiyeti işim gereği çok iyi biliyorum; Borusan'dan devamlı destek bekleniyorsa yarışma konusunu forumda +1 ile geçiştirmek yerine çok ciddi bir ön çalışma yapılması gerekecektir. Ancak ondan sonra "yürüyün gençler yarışmaya" demek mümkün olur.

Sevgiler, saygılar.


Mesajı Yazan: Randall Flagg
Mesaj Tarihi: 19/04/2006 Saat 00:18
Bu arada önceki mesajlarımdaki fikirlerimin arkasında durmakta olduğumu tekrarlamakla beraber, üslup ve içerik bakımından isteyerek kışkırtıcı ve polemiğe sevkedici davrandığımı da açıklamam gerek :P Arada foruma dikey dalış ile ağır bombardıman yapmak iyidir, dimağları açar :D



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.04 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide - http://www.webwizguide.info