Selamlar, uzun zamandan beri kucukken cektigim resimleri scan etmeyi istiyordum, nihayet bir kismini yapabildim. Resimleri 1990 - 1993 yillari arasinda Eskisehir'de (bilenler icin Yenikent'te) cekmistim. Ortaokul sonu, lise baslarina denk geliyor. Cogu modeli Ankara Babur Abi'den aliyordum. Babamin zamaninda aldigi Canon F-1 + tripod vardi. Balkonda duzenegi kurup cekiyordum. Sonuclari 3-5 haftadan once gormek olasi degildi tabi. Hatirladigim kadariyla modellerin markalarini da belirteyim.

F-4: 48 italeri (fuze denemeleri icin kurbanlik)
F-16: PM (fuze denemeleri icin kurbanlik)
F-16: 72 Fujimi



72 lik F-16 ve F-4.

F-18: 72 Hasegawa



F-14: 72 Italeri

48 Hasegawa F-15C



Yemek masasi ustunde, ve karton kutu ustunde diorama denemeleri... 72 Italeri Tornado



48 F-4 (Academy olabilir mi?)



Sinav stresi, okul, dersane uclusu arasina sikistirmaya calistigim aktivitelerdi. Lise sonda bu ise son verip (93 sonlari) 2006'ya kadar tamamen uzak kalmistim.

Güzel bir nostalji.
Füze denemelerinin sonuçlary nedir ?

Sagolun, cok guzel yillardi hakikaten. O donemden kalma kucuk bir iki animi paylasabilir miyim? Odam Ucanturk'ten cikan posterlerle doluydu. O yasta General Dynamics ve McDonnell Douglas'a elle mektup yazip "Eskisehir'de yasiyorum, babam askeri ustte pilot (yalan), bana resim gonderebilir misiniz" diye sormustum. Lisedeki bir kac arkadas bunu yapmisti ve inanilmaz ama istekleri yerine gelmisti :) Ayni sey bana da olunca sevincten dort kose olmustum. Kuse kagida basili renkli bir suru fotograf gecmisti elime.

Ankara'da Maltepe pazarindan (Kibris pazari deniyordu o siralar galiba) durbun almistik babamla. 1. Korfez savasi oncesi ya da o siralarda Antalya'ya Saratoga gelmisti. F-14, F-18 ve A-6'lar da ordan Eskisehir'e gelmisti. Babamla arabayla usttun yaninda pancar tarlasi miydi neyse onun yanina gidip durbunle saatlerce cogu hareketsiz ucaklari izlerdim. Cok etkileyiciydi. Onun disinda Yenikent tepelik bir yerde kaldigi icin bizim F-4'ler rahat rahat izleniyordu. Odamdan surekli inislerini izliyordum.

Fuze denemelerim hayal ettigim kadar iyi gitmemisti. 48'lik F-4 yerinden bile kimildamamisti. 72'lik F-16 hareket eder gibi oldu, duraksadi tekrar hareket etti derken fuzenin itmesi bitti, benim defterin ustunden oldukca heyecansiz bir bicimde asagiya dustu. Fatih Sultan Mehmet gibi biraz zeytin yagi surseymisim deftere belki sonuc daha iyi olabilirdi.

Bu yillarda en korktugum an evde arkadasla yaramazlik yaparken basimiza geldi. Bakkaldan torpil alip tugla kiremit patlatirdik. Bir gun evde yakip dorduncu kattan asagiya atalim dedik. Yaktik yanmadi bi daha yaktik olmadi derken odanin icinde gumledi! Meger fitilin atesi fuzeninki parlak yanmiyormus. Ben sagir oldum sandim. Torpil arkadasin elindeydi onun da parmaklar koptu sandim. 3-5 saniye korkudan kitlendik, kendimize gelince bir sey olmadigini gorduk, bi daha da atesli barutlu objelere degmeme karari aldim. Bir kanepe ortusunde delik, camin kenar boyamasinda da kiriklar olustu, o kadar.