5 sene evvel Historic firması çıkarttığında almıştım bu aracı.
Ama o antensiz (sdkfz 231) modeliydi.
Çerçevelerinin bi resmini bassana.Bakalım aynı kalıp mı?

Yürü be Barkın Paşa, kim tutar seni......

Ben de yapmak istiyorum bunlardan bir tane. Bence dönemin en güzel tekerekli aracı. Ülkemize teşrif etti mi bu kit?

Bunun bir de resin iç detaylı olanı var ama tuzlu biraz.

Kolay gelsin.

Montaj, kazma, kürek, yangın söndürücü ve stepne brandası haricinde tamamlandı. Astarlayıp, boyasını atacağım:

Ana renk atıldı:





Tekerlekleri gövdeye yapıştırmadım boyarken söküp, fotoğraflarken geri takıyorum.

Teşekkür ederim Tuna bey;

Açıkcası Hobici.com'dan Gunze'nin şu setini almıştım. Enteresan bir emay boya, Tamiya akiriliklerinden daha iyi sonuç veriyor. 2. Cihan Harbi'nin ilk dönem renkleri var(Bir koyu sarı, bir koyu kahve ve panzer grisi). AKA forumlarında Desert Yellow/Dark Yellow tartışması çok uzun zamandır sürüyor. Bence Tamiya bu konuda çok pragmatik yaklaşıp, çoğu araca hemen aynı rengi tavsiye ediyor. Çünkü ana fikir çölde araçların çok kısa zamanda çöl tozuna bulanıp zaten ana renklerini büyük oranda yitirdiği yönünde.

Ben bir kere çöl'de Alman aracı ürettim: Şu diorama. Bu sahnede Tamiya Dark Yellow kullanmıştım. Sonradan çok meraklı/bilgili arkadaş eleştirdi bu tercihimi, ancak bence genel bir çerçeve içinde atılan renk, eğer aracın depoda hiç kullanılmamış halini tasvir etmeyecekseniz, yeterlidir. Hele ki Afganistan'da askerlik yaparken NATO yeşili araçların bile bu halde olduğunu gördükten sonra, bana kalkıp "falanca cephede, kamuflaj şu renk ve şöyle olmak zorundadır diyen" adama gülüp geçiyorum.

Zaten çamura-pisliğe küçük çocuklar gibi bulanan araçlar, bir de cephe/savaş şartlarında hepten tanınmaz hale geliyor. Aynı görüşüm askeri personelin üniforma vs. aksesuarında da geçerlidir. O sebeple, AKA modelinizi mor boyayıp üstüne pembe kalpler çizmediğiniz sürece (Ki pembe bir T-34 hatırlıyorum -demek ki o da oluyormuş-) kanımca hataya düşmezsiniz.

Not: Alman Grisi üstüne de ne güzel eskitmeler olur gazıyla şimdi aleti perişan edeceğim .

Düzenleyen carlgustav

Yapacağınız makedin plastik rengi uygunsa (sdkfz 232 gri plastik ,boyamasıda gri olacak) doğrudan eskitmeyi yapın boyanmamış plastiğin üstüne.
Zaten o kadar çamur/tozdan sonra altta ne varmış hiç belli olmaz.
Çamuru bol kullanacaksanız tesviye/astar ilede uğraşmayın.Hatta maketten parça bile arttırırsınız.
Sadece çamur/toz vs eskitme rengi kullanıp işinizi görebilirsiniz.
Çok daha minimalist yaklaşırsanız sadece sarı,mavi,kırmızı kullanarak siyah,beyaz ve metalik renkler hariç her rengi elde edersiniz.

Ancak o kadar çamurdan sonra yaptığınız eskitmeli makedin altına bulunduğu çevreyi betimleyen bir arazi parçasınıda eklemeyi unutmayın(gerçi asfaltta giden,ama evvelden çamura bulanmış bir aracı görmekde mümkün).

Yok ben temiz yapacağım derseniz o vakit araç hangi renge boyanmışsa onu kullanın.Boyanın fiyatı kutudan kutuya değişmiyor.

Marka olarak bakarsak tamiya hem pahalı(3.2ytl(10ml) ila 4.2ytl(23ml) arası) hemde tonları sallama.
Piyasada bulunan en ekonomik boya humbrol(2.4 ytl(15ml)).
Renkleri tamiyadan daha doğru.

"AKA forumlarında Desert Yellow/Dark Yellow tartışması çok uzun zamandır sürüyor. Bence Tamiya bu konuda çok pragmatik yaklaşıp, çoğu araca hemen aynı rengi tavsiye ediyor. Çünkü ana fikir çölde araçların çok kısa zamanda çöl tozuna bulanıp zaten ana renklerini büyük oranda yitirdiği yönünde"


"Sonradan çok meraklı/bilgili arkadaş eleştirdi bu tercihimi, ancak bence genel bir çerçeve içinde atılan renk, eğer aracın depoda hiç kullanılmamış halini tasvir etmeyecekseniz, yeterlidir. Hele ki Afganistan'da askerlik yaparken NATO yeşili araçların bile bu halde olduğunu gördükten sonra, bana kalkıp "falanca cephede, kamuflaj şu renk ve şöyle olmak zorundadır diyen" adama gülüp geçiyorum."

Söylemiyle;


"Yapacağınız makedin plastik rengi uygunsa (sdkfz 232 gri plastik ,boyamasıda gri olacak) doğrudan eskitmeyi yapın boyanmamış plastiğin üstüne. "

Söylemi bence temelde aynıdır. Sebebine gelirsek;

Her araç üretildiğinde belli yönetmelikler dahilinde boyanır , bu yönetmeliklerde belirtilen boya tonları standarttır. Kullanım şartlarına göre bu renkler eskir solar vesaire. Bu yüzden modelini gerçekçi yapmak için başlangıç noktası rengin orjinali olmalıdır. Eskimesi ise aracın (uçak, afv farketmez) kullanıldığı şartlara uygun olmalıdır. Misal batı cephesinde ve doğu cephesinde kullanılan renklerin şartlara göre birbirinden farklı eskimesidir. Tamiya "pragmatik" çözümü dahinde İsrail Merkavasına, Alman Tigerına, Amerikan Abraamsına, Alman Bf-109una (E-4/7 Trop ki kendisi italyan sandına boyanmıştır), Alman FW-190 F8ine (buda RLM79dur) aynı rengi vermiştir. Bu rengi hepsinde kullanabilmek için modeli öyle bir eskitmeniz gerekmektedir aletin sand rengi anlaşılmasın hatta gözükmesin. Keza aynı haltı grilerde de yemektedir (İngiliz Swordfish ine verdiği rengi aynı zamanda RLM75 olarak alman uçaklarına da atabilirsiniz saçmalığı). Bu nedenle baştan belirttiğim gibi başlangıç rengi gerçeğe uygun olmalıdır. Akabinde tonu açılır koyultulur renkte uygun eskitme yakalanır. Renk açma konusuna gelirsek; renk açma veya soldurma boyanın içine beyaz katarak olmaz, keza boyaların solması pigmentlerinin atmosferik şartlardan etkilenmesi neticesinde olmaktadır misal 109larda kullanılan RLM75 rengi soldukça kırmızı ton baskın bir duruma gelmektedir.

"falanca cephede, kamuflaj şu renk ve şöyle olmak zorundadır diyen" adama gülüp geçiyorum. "

Bu söylem tehlikelidir keza saha tadilatları haricinde boyaların orinal tonları ve paternleri standarttır. Kullanıldığı cephe ise dış şartlar dahilinde boyanın nasıl eskiyeceğini belirler (Rus cephesinde uçan RLM70/71 (yeşil; bkz Hs-129) renklerine sahip bir uçağı afrika cephesindeki muadili gibi soldurmak ancak güldürür )

AKA modelciliği tayyare modelciliğinden çok farklı bir dal olup karşılaştırlmaları bence yanlıştır. Tayyarenin durduğu/çalıştığı (eskime ortamı) mekan başka, AKA'larınki bambaşkadır. Tayyare yerle 1000 metre inişte-kalkışta münasebetteyken AKA'lar çamur deryalarında debelenip, her türlü bitki, mahlükat ve yer şekliyle içli-dışlı olur. Aynı eskitme anlayışıyla hem tayyareye hem de AKA'ya bakmak bence terazinin doğru çalışmasına müsaade etmez.

Boya kodları ve tonlara bağımlı kalmaya çalışmak, modelde kılı kırk yaran kesinlik aramak, modelcilikten insanların kaçmasına neden olmuştur. Bu yaklaşımla bugün 70 milyonluk güzel ülkemizde en optimist tahminle 3000 modelci (statik-dinamik-RC kursi karışık)kalmıştır.

Buna bir de modelde sadece hata arayan izlenim/eleştiri yaklaşımı eklenirse buyrun cenaze namazına. Sırf bu yaklaşım benim maketçilikten uzun süre uzaklaşmama neden olmuştur. Aynı davranışı bugün çoğu modelciyi yine küstürecektir yine küstürecektir.

Bizlerin öncelikli amacı, bizlere katılacak yeni modelci ve üretilen model sayısını arttırmak olmalıdır.

Bu yaklaşımla yeni modelci ve yeni üretim kavruk kalmaya mahkumdur. Bakınız çok iyi modelciler var çevremizde, senede 1 tane maket ya yapıyorlar ya yapmıyorlar, bence bu sırf "aman yanlış yaparım" çekincesi adamların tutuk kalmasının öncelikli nedenidir.

Buna bir de şunu eklemek istiyorum, kanaatimce, dioramada olmasa da AKA modelleri eski olabilir, olmalıdır da. Çünkü aletlerin temiz oldukları zaman sadece yıkandıktan hemen sonrası. Bunu öyle başka bu işin uzmanları gibi kitap kurdu olduğum, çok araştırdığım için falan değil, bi'l fiil sahada gördüklerime dayanarak söylüyorum. Bir fikir vermesi için buyrun burdan yakın:

Cillop gibi parlak BRDM 2
Diğer BRDM 2
BRDM 2 Yandan görünüş
Dingo'nun ahırı
Bu araçların rengi NATO kamuflajı

Bu fotolar, gördüklerim ve yukarda bahsettiğim modelciye serbest hareket alanı sağlamak açısından AKA'ların yaklaşık renklerle boyanabileceğini düşünüyorum. Görüldüğü üzere AKA'lar envai türlü eskiyip, ne temiz, ne de orjinal renklerinde kalıyor.

Dolayısıyla yeni başlayan veya eski modelci, hiç fark etmez, bir modelci kalkıp, AKA modelini yaklaşık bir renkte boyayıp, eskitirse bence "olur" ve "her türlü" olur. Bu sebeple bence, "Olmamış" yorumu, bu hobiyi öldüren bir yaklaşımdır. Hele bu "olmamış" yorumunun sebebi renk tonu ise işte bu da bu hobiyi diri diri gömmektir. Ve modelcilik eğer yarı-sanat ise (en büyük tartışma burdan çıkacaktır da) o zaman sanat sanat içindir.

Bir de şunu hatırlatmak isterim bugünün "doğru"su yarın yanlış olabilir. Bu herkes için geçerlidir. Kimse belli kalıplara hapis kalmak zorunda değildir.

Bakınız, Ufuk bey bugün yaptığı BF109 eskitmesiyle 10 sene evvelki aynı mıdır? Sadece beceri gelişimi değil, modele, renklere, eskitmeye, çevreye bakışımız/yorumumuz her yaptığımız modelde değişmez mi?

O zamaaan: Üretim, üretim, üretim.

Düzenleyen carlgustav