Bizim pilotlarla Yunanlı meslektaşları arasında bu Ege üzeri uçuşları resmen kan davası gibi oldu.F-16D'yi düşüren Yunanlı pilotun kardeşinin, Yzb.İlhan Filiz'in F-16'sını manevra yaparak denize düşürmeye çalışırken düşen Mirage F-1'in pilotu olduğu iddiaları vardı.Ne kadar doğrudur bilemiyorum.F-16D'nin düşürülmesi de enteresan bir hikaye bildiğim kadarıyla şöyle;Yrb.Çiçekli yurt dışı görevinden yeni dönmüştür ve F-16 ile henüz oryantasyon uçuşlarındadır.Yzb Erdoğan ona öğretmenlik yapmaktadır.Mirage2000 ile kapışmaya başladıklarında Yunan pilot uçağın silah emniyetlerinin açık olduğunu unutmuştur ve radar kilitlenmesinden sonra tamamem refleks olarak tetiğe basar ve olanlar olur.F-16D infilak edince Yrb.Çiçekli'nin koltuğu patlamanın etkisiyle uçaktan ayrılır ama şans Yzb.Erdoğan'dan yana olmaz.Yunan helikopterleri Yrb.Çiçekli'yi hastaneye götürdüklerinde bir iddiaya göre Yunanlı pilot hastanede pilotumuzdan özür dilemiştir.Bu hikayeyi yabancı bir havacılık sitesinde okumuştum, F-16.net sanıyorum.Doğruluğu nedir bilinmez tabii.

O dioramanın mantar bulutunun gölgesinin İzmir'deki evimin üstüne düşmesinden çekinirim Turhan
1/72 B-61 yerine 1/1 P90 versek

Düşürülen F-16D konusunda daha olayın olduğu ilk zamanlarda Yunan Hava Kuvvetlerinde teknisyen olan bir kişiyle tren yolculuğum oldu. Ben o zamanlar daha öğrenci idim. Kendisine ismimi söylemeden, sadece olayın muhabbetini etmiştik. O kişi bana Taktik Hava Kuvvetleri Karargahında kendi kulaklarıyla F-16'yı düşüren uçağın pilotunun kokpitteki konuşmalarını duyduğunu söyledi ve bana anlattı. İtiraf etmeliyim ki yukarıda belirtilenlerden çok değişik şeyler söyledi. Elbette söylediklerinin ne kadar doğru olduğunu bilmiyorum ama konunun forumun amacını aşacağını düşünerek ve başka yerlere çekilmesinden sakındığım için tam olarak neler söylediğini buraya yazmıyorum.
Daha önce yapılan ağır eleştirilerin de biraz haksızlık olduğunu düşünüyorum. Her ülkede uç düşünen insanlar olabilir ama daha önce denildiği gibi genelleme yapmak doğru olmaz. Okullardaki kitaplar konusunda ise çoktan değiştirildiler. Benim zamanımda ilkokuldaki Yunanlı hocamızın kitapları toplayıp içinde düşmanlık içeren yazıların bulunduğu sayfaları yırtıp tekrar geri dağıtmasının zamanları geçmiş bulunuyor ve artık böyle bir şeye gerek yok. Çünkü böyle konular artık yok. Ama kitaplarda bu konuların olmaması, birey olarak her öğretmenin de bunları çocuklara anlatamayacağı anlamına da gelmez diyerek yazıma son veriyorum.
Sağlıcakla kalın ve herkese hayırlı Ramazanlar.

Feridunum ellerine saglik kardesim

sanırım bir musevi atasözü idi "AFFET AMA UNUTMA"

sevgilerimle